Avrupa’da yaşayan Kürtler, bu yıl PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik yapılan uluslararası komplonun 16’ncı yılını protesto etmek için Avrupa’nın 3 merkezinden Strasbourg’a yürüyor. Uzun yürüyüşlerin Frankfurt –Strasbourg kolunu Ciwanên Azad, Lüksemburg-Strasbourg kolunu KCD-E, Bern-Strasbourg kolunu ise TJK-E organize ediyor. Dün öğle civarında yapılan basın açıklamasıyla başlayan Frankfurt yürüyüşü, 12 kilometrelik bir yürüyüşün ardından akşam saatlerinde kent yakınlarında bulunan Neu-Isenburg, kasabasında geldi.

KASTAMONU’DAN ÖCALAN YÜRÜYÜŞÜNE

Yürüyüşte sadece Kürtler yok. Türkler ve Kürdistan’ın bütün parçalarında gençler var. Bunlardan biri de Seçil Schonorr’dur. Seçil aslen Kastamonlu ve Frankurt’ta öğrenci. Uzun yıllardır Kürtleri tanıyan Seçil Schonorr, PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik baskıları protesto etmek amacıyla yürüyüşe katıldığını belirtti.

Öcalan üzerindeki tecridin 16 yılının dolduğuna dikkat çeken Schonorr, “Bu anti demokratik bir uygulamadır. Ben Öcalan’ın serbest bırakmasını istiyorum. Bundan dolayı burada bulunuyorum. Okulum olduğu için ancak bir kaç gün destek ve dayanışma amacıyla yürüyeceğim. Demokrasiden yana olan her kesi bu protestoya katılmaya davet ediyorum” diye konuştu.

YÜRÜYÜŞÜN EN RENKLİ YÜZÜ: RONAHİ

Yürüyüşün en aktiflerinden biri de Ronahî Efrîn’dir.(20) Yürüyüşe Hollanda’da katılıyor. Oldukça coşkulu, yerinde duramıyor Ronahî, sadece katılımcı değil, aynı zamanda doğal bir organizatör gibi çalışıyor. Herkese moral veriyor, attığı sloganlarla yürüyüşe farklı bir heyecan ve moral katıyor Ronahî.

“Yürüyüşe Kobanê ve Şengal ruhuyla katılıyoruz“ diyor Ronahî, bunu diğer yürüyüşçülerle olan ilgisiyle ispatlıyor. Kobanê’nin özgürlüğünü başta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve Kürt halkına kutlayan Ronahî Efrîn şunları söyledi: “Kobanê özgürleşti ama direniş devam ediyor. Biz de Avrupa’da Kürt gençleri olarak burada direnişi daha güçlendirmek için Frankfurt’tan, Strasbourg’a yürüyoruz. Bu yürüyüş özgürlük yürüyüşüdür. Başkan Apo’ya ulaşma yürüyüşüdür. Kobanê’ye doğru Arîn Mîrkan’ların yürüyüşüdür.”

Ronahî Efrîn, Avrupa’daki gençlere de şu çağrıda bulundu: “Başkanımız özgürleşmeden, Rojava, bir statü kavuşmadan biz her gün sokakta olacağız. Bütün Kürt gençleri gelip bu direniş ve mücadele içinde yerlerini almalıdır.”

‘BAŞKAN APO’NUN ÖZGÜRLÜĞÜ BENİM ÖZGÜRLÜĞÜMDÜR’

Rojbin Güneş (22) ise Aslen Amedli, Mainz kentinde yaşıyor. Rojbîn, Strasbourg’a yürümesini “Başkan Apo’nun özgürlüğü benim özgürlüğümdür. Burada bulunmamın gerekçesi budur” biçiminde açıklıyor.

Rojbîn, Kürt gençlerinin Öcalan’ın özgürlüğü için daha fazla mücadele etmesi gerektiğini belirterek şunlara dikkat çekti: “Bir Kürt genci olarak, başkanın özgürlüğü benim özgürlüğümdür. İşte onun için ben buradayım. Değil iki hafta, iki ay olsa da yürüyeceğiz. Amacımız Önderliğin özgürlüğüdür. Onun için bütün Kürt gençleri, önderliğe sahip çıkması gerekiyor. Çünkü Başkan Apo halkımıza verilmiş önemli bir hediyedir. Bununun değerini bilmemiz gerekiyor. Her kesin özelliklede gençlerin Avrupa’da yürüyüş ve mitinglere katılarak, bunu ispatlaması gerekiyor.”

BİR ABİSİ ŞEHİT, BİR ABİSİ DAĞDA O YÜRÜYÜŞTE...

Adem Afrîn (29) de aslen Afrînli. Bir abisi Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nde yaşamını yitirmiş, bir abisi de hala Kürdistan dağlarında mücadele ediyor. Adem, 9 aydır Almanya’da yaşıyor. Yürüyüşe Bremen’den katılıyor. Adem Efrîn, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın bir an önce özgür kalmasını isteyerek, “Biz Başkan Apo’nun fedaileriyiz. Bugün Kobanê’de bu gösterildi. Avrupa’daki gençlerde namus ve şerefine sahip çıkması gerekiyor” dedi.

PYD GENÇLİK ÖRGÜTÜ DE YÜRÜYÜŞTE

Aslen Qamişlolu olan Rojda Abdullah ise Almanya’nın Bochum kentinden yürüyüşe katılıyor. Abdullah, PYD gençlik örgütü olarak 8 kişilik bir grup ile yürüyüşe katıldıklarını söylüyor. Rojda Abdullah, Öcalan’ı aralarında görmek istediklerini belirterek, şunları söyledi: “Bugün bu yürüyüşe Kobanê’nin başarısıyla katılıyoruz. DAİŞ’e karşı savaşan ruhla biz de burada yürüyerek, başkanımızın özgürlüğünü haykıracağız. Gelecek yıl da başkanımızın aramızda olmasını umut ediyoruz. Ve Kürdistan’ın dört parçası da özgürlüğüne kavuşacaktır.”