Amed'de yapılan Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) 1. Kongresi'nde konuşan PYD Eşgenel Başkanı Asya Abdullah, kadınları hor gören zayıf yaklaşımların Rojava direnişi ile yerle bir edildiğini söyledi.
DÖKH'nin 1. Kadın Kongresi Amed'de Kayapınar Belediyesi Spor Salonu'nda başladı. Kongreye, Rojava, Irak, İran, Türkiye, Avrupa, Afrika'dan davetli konukları da aralarında bulunduğu 501 delege katıldı.
Kongrenin yapıldığı salona Arin Mirxan, Paris'te katledilen 3 Kürt kadın siyasetçi Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez ile Zeynep Kınacı, Kader Ortakaya, Sema Yüce, Leyla Xasım, Ayşe Şan gibi yaşamlarını yitiren Kürt kadınlarının fotoğrafları asıldı.
Salon yeşil-kırmızı-sarı renklerle süslenirken, "Özgür Kadınla Demokratik Ulusu İnşa Ediyoruz" pankartı asıldı.
Bir dakikalık saygı duruşunun ardından, oluşturulan Divana Feleknas Uca, Yurdusev Özsökmenler, Aysel Tuğluk, Sara Aktaş ve Cihan Ekin seçildi.
Kongrede ilk olarak konuşan DÖKH üyesi Melike Karagöz, Ortadoğu'da ciddi bir savaş yürütüldüğünü ve Rojava'da DAİŞ'e karşı ciddi bir mücadelenin yürütüldüğünü söyledi.
Kobaê'deki direnişin birçok kesimin kirli oyunlarını boşa çıkardığını ancak tehlikenin halen devam ettiğini belirten Karagöz, "Biz Kürdistanlı kadınlar olarak kirli oyunlara karşı nasıl duracağız, nasıl bir çalışma yürüteceğiz bunun için kongreye gittik" dedi. İlk kadın örgütlemesinin Sakine Cansız öncülüğünde kurulduğunu kaydeden Karagöz, "Kürt kadınları dünya mücadelesi içerisinde örgütlü yerini almıştır. Kadınlar yaşamın tüm alanlarında aktif rol alarak hem siyasi hem de örgütsel ideolojik mücadelesini geliştirmiştir. Kadın mücadelesi erkek egemen anlayışını kırmıştır. Ve kadınlar mecliste yer alarak Kürt özgürlük mücadelesine ivme kazandırmıştır" şeklinde konuştu.
Karagöz konuşmasına şöyle devam etti: "Kürt kadınları 1997 yılında belediye başkanlığına seçilerek gelişen cins kotası ile birlikte kadın siyaset alanına aktif katılım sağlamıştır. Kürt kadınları bununla da yetinmeyerek örgütlülüğünü bir üst aşamaya sıçratarak sistemi de değişime zorlayacak adımlar attı. Kürt kadınları 1997 yılı ile birlikte kendisini DÖKH olarak kendisini örgütledi. Kadınlar kendisini komünler, meclisler üzerinden örgütleyerek, ciddi mücadele verdi. Kadınlar toplumun özgürlük ve ulusal bazda mücadelesini yükselterek hem Ortadoğulu kadınları bir araya getirmiş, hem de ulusal kongrenin oluşması için ciddi bir söz sahibi oldu. DÖKH tüm Ortadoğulu kadınlar ve dünya kadınları içerisinde bir kimliğe ulaşmış öncülük misyonunu yerine getirmiştir. Bu esaslar üzerinden DÖKH kongresine giderken biz kadınların örgütlendiğini gördük bu bizleri mutlu etti. Kadınlar aynı zamanda gerici güçlere karşı da ciddi bir mücadele geliştirdi. Bizler özgür kadın hareketi olarak ulusal düzeyde Kürt kadınların ulusal kongresine gitme kararı aldık. Bunu da demokratik konfederalizm mantığı ve paradigması üzerinden geliştirdik. Bu iddia ve kararla kongreleşme kararını aldık. Bizler önemli bir mirasa sahibiz. Binlerce şehidi, çalışanı, direnişçisi olan büyük bir hareketiz. Bu çalışmalar uğruna can veren, zindanlarda ve dağlarda direnen kadın yoldaşları selamlıyor, anıyoruz. Biz bu kongre ile bundan sonra tüm dünya kadınlarını özgürleştiren ve tarihi rollerini oynayacağına inanıyor bu kongrenin Ortadoğu'nun zaferine cevap olacağına inanıyoruz."
KADINLAR TARİHİ YENİDEN YAZIYOR
Kongreye konuk olarak katılan PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah'ın sahneye gelmesi ardından konukların tümü ayağa kalkarak onu ayakta alkışladı. Sık sık “Bijî YPJ”, “Bijî Serok Apo” sloganları atılmaya başlandı. Konukları selamlayan ve Kobanê zaferini kutlayan Abdullah, "Kobanê direnişine öncülük eden Viyanların, Zilanların, Leylaların ve Arîn Mirkanların çizgisi temelinde tüm şehitlerimizi saygıyla eğiyoruz. Kendimiz ile buluşalım diye özgürlük çizgisini geliştirmek için büyük emekler sarf eden Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ı saygıyla selamlıyoruz" dedi.
Binlerce Kürt kadınının, sistemin kirli oyunlarına karşı ciddi bir mücadele yürüttüğünü kaydeden Abdullah, şunları söyledi: "Biz buradan tüm direnişçi kadınları selamlıyoruz. 1. Kadın Kongresi'ni, kadının emeği ve direnişi üzerinden geliştiriyoruz. Kürt toplumu, bugün tüm dünya kadınlarına öncülük etti. Kadınlar geri sisteme karşı Kobanê’de, Kerkük'te, Şengal'de mücadeleyi yükseltmiştir. Eğer kadının öz savunma gücü yoksa siyasetten, adaletten, özgürlükten de söz edemeyiz. Kadınlar bugün tarihini yeniden yazıyor. Bu tarih, kadının binlerce yıllık tarihidir. Direnişe can veren, işkencelerden geçirilen fabrikalarda cayır cayır yakılan kadınların tarihidir."
KADINLAR ÖRGÜTLENSEYDİ ŞENGAL'DE KATLİAM OLMAZDI
Kürt kadınları olarak ciddi bir kırım ile karşı karşıya olduklarını vurgulayan Abdullah, DAİŞ'in Şengal'deki katliamlarına dikkat çekerek, "Eğer biz Şengalli kadınları iyi örgütleyebilseydik, belki bu kadar kadın katliamdan geçmezdi. Bugün binlerce Şengalli kadınların akıbeti bilinmiyor. Bu bizler açısından bir öz eleştiri konusudur. Bunun için özgürlük mücadelemizi üçüncü çizgi olarak daha da yükseltmemiz gerekiyor" dedi.
Kürt kadınının örgütlü olduğu için direndiğini bunun olmaması halinde şu an farklı bir konumda bulunacaklarını belirten Abdullah, "Kadın devrimi olmazsa, ulusal devriminde gerçekleşmeyeceği aşikârdır. Rojava devrimi bunun en somut örneğidir. Kadın karar gücü olmalıdır. Kadını ikinci derecede gören kadını geri, zayıf gören yaklaşımlar Rojava direnişi ve devrimi şahsında yerle bir olmuştur" dedi.
Tüm kadınların kongre çatısı altında toplanacağını belirten Abdullah, "Tüm kadınları eğitmeli ve kimlikleri ile buluşturabilmeliyiz. Bu temelde bu kongremizi tüm kadınlara kutlu olsun diyor, şehitlerimizin çizgisinde ilerleyeceğimizin sözünü veriyoruz" şeklinde konuştu.
IRMAK: KADINLAR ROJAVA'DA DEVRİM GERÇEKLEŞTİRDİ
Kongrede söz alan DTK Eşbaşkanı Selma Irmak da, Kürt kadın mücadelesinin bugün tüm dünyaya yayıldığını söyledi. Kürt kadın mücadelesinin tüm dünya kadınlarını birleştirdiğini, bütünleştirdiğini belirten Irmak, "Dikenli ve engelli yollardan geçtik. Bunu dünya 30 yıldır izliyor. Bu yürüyüş boyunca hiçbir kadın zorluklara boyun eğmedi yorulmadı. O nedenle bugün kadınlar Rojava'da devrim gerçekleştirdi. O nedenle artık hiçbir hesap kadınsız yapılamıyor. Kadınların mücadelesi toplum tarafından da takdir edildi. İlk yola çıktığımızda evinden dışarı çıkamayan kadın bugün siyasete katılıyor" diye konuştu.
Kadınların adım adım engelleri aştığını dile getiren Irmak, devamında şunları söyledi: "Kürt kadınlarının gerillaya katılımı önemliydi. Bunu herkes yapamazdı. Sistemle iplerini koparan bunu başarabilirdi. Baştanbaşa felsefe haline gelen biri bunu yapabilirdi. Kimse kadını evden çıkaramazken, şu anda İmralı'da müzakere masasında oturan Sayın Abdullah Öcalan ancak bunu yapabildi. Bu kongremizi ona atfediyoruz. Başkan Apo'nun felsefesi 'Jin jiyan azadî' olduğu için on binlerce kadın dağlara akın etti. Kürt kadınları bu felsefe üzerinden gelişerek kendi sınırlarını aştı. Kadın mücadelesi tüm kadınları kendi mücadelesine katarak geliştiren bir mücadele noktasıdır. Kadın kurtuluş ideolojisi toplumsaldı. O açıdan başardı ve tüm toplumun dokularına dokundu."
Kongre, konuk kadınların konuşmaları ve mesajların sunulması ile devam ediyor.
Güncelleme Tarihi: 01 Şubat 2015, 11:32