8 kentten seçim notları

Türkiye’nin resmi tarihi de, gayrıresmi tarihi de dönüm noktalarıyla dolu. Kurulduğu günden bu yana; devletin ve halkların belleği farklı kayıtlarla dolsa da, 7 Haziran hem devletin hem de halkların miladı olmayı şimdiden hak etmiş durumda.

8 kentten seçim notları
 Türkiye’nin resmi tarihi de, gayrıresmi tarihi de dönüm noktalarıyla dolu. Kurulduğu günden bu yana; devletin ve halkların belleği farklı kayıtlarla dolsa da, 7 Haziran 2015 tarihi hem devletin hem de halkların miladı olmayı şimdiden hak etmiş durumda. İsimleri, renkleri, cinsiyetleri, inançları ezcümle kimlikleri ne olursa olsun ezilenlerle-ezenlerin büyük çarpışmasının yaşanacağı gün 7 Haziran 2015. Gazete sayfalarından TV ekranlarına, sosyal medya mecralarından bilimum web ortamlarına, evlerden sokaklara, sıkışık köy minibüslerinden son teknolojiyle donatılmış ulaşım araçlarına kadar herkes o günü konuşuyor. Ve elbette sonuçlarını. Şu konuda herkes hemfikir: 7 Haziran sıradan bir seçim değil, sistemin de sandıklarda oylandığı bir gün olacak. O gün ya hayatlarımıza dair daha fazla umut edebileceğimize ya da gerekçesi ne olursa olsun bir cephe yenilgisi alarak biraz daha karanlık bir ortamda mücadelenin süreceğine karar vereceğiz, Türkiye’de yaşayan tek tek bireyler olarak.

Tamı tamına bir aydır Anadolu’nun genişçe bir bölgesinde o tek tek bireylerle vakit geçirdim, onları izledim, onlarla konuştum. Tanıklıklarımı paylaşmak, borç gibi geldi. Buyurun.

ANTEP HDP ÇOK PROFESYONEL

Bir ay önce Halkların Demokratik Partisi’nin 8 ildeki çalışmalarını izlemek üzere yola çıktık. İlk durağımız Antep’ti. HDP’den önceki partilerin bağımsız adaylarla girdikleri seçimlerde hiçbir zaman milletvekili çıkaramadığı bu kentte, HDP rüzgarının yanı sıra bir ‘Celal Doğan rüzgarı’nın varlığını teslim etmek gerek. Doğan’ın hem kentte uzun yıllar boyunca belediye başkanlığı yapmış olmasının getirdiği aşinalık hem kentin silüetine yaptığı katkılar hem de halkçı üslubu avantaj olarak, HDP çalışmasını kolaylaştırmış durumda. Ancak Antep’teki tek avantaj elbette Celal Doğan değil. İkinci sıradaki aday Prof. Dr. Mahmut Toğrul’un varlığı da HDP’nin ikinci şansı. Maraş Pazarcıklı olan Toğrul; kentte Suruçlu seçmenden sonra, en büyük ikinci niceliğe sahip Pazarcıklı seçmenin oylarını önemli oranda HDP’ye çekecek. HDP adayları arasında son sıralarda olmasına rağmen en dikkat çeken adaylardan biri de bence Mecit Bozkurt. Dokuma işçisi olan Bozkurt, 1996’da 20 bin dokuma işçisinin katıldığı Ünaldı Grevi’nin önderlerinden. Mecit Bozkurt’un adaylığı, emek mücadelesinin ev ev-sokak sokak anlatılması açısından dahi önemli. Tabii Antep HDP’den bahsederken; eşbaşkanlarından parti çalışanlarına kadar oldukça profesyonel çalışan parti kadrolarını da es geçmemek gerek.

HDP çalışmalarının en yoğun yaşandığı mahalleler ise, Suruç’tan yıllar içinde göç edenlerin oturduğu mahalleler. 6-8 Ekim Kobanê protestolarında, 5 kişinin katledildiği bu mahallelerde HDP dışında hiçbir partinin şansı yok. Antep’le ilgili son notumuz ise şu: BDP’nin 2011’de bağımsız adaylarla girdiği seçimde aldığı oy 42 bin 670’tü, Selahattin Demirtaş ise Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde buradaki oyları ikiye katlayarak 83 bin 820 oy aldı. 7 Haziran’da HDP’nin Antep’ten iki vekil çıkarması, küçük bir ihtimal değil.

ADANA HDP LİSTESİ TÜRKİYE GİBİ

Seçim turumuzun ikinci durağı Adana’ydı. Adana HDP Teşkilatı’nı kentin bütün renkliliğini, keşmekeşini barındıran bir seçim telaşının içinde bulduk. Adaylığından önce SDP Genel Başkanlığı görevini yürüten Rıdvan Turan’ın birinci sırada, HDP Eşgenel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş’ın ikinci sırada olduğu HDP listelerinde, oldukça farklı isimler yer alıyor. Sosyalistler, Kürt yurtseverler, Arap Nusayriler, Aleviler, dindarlar… Anlayacağınız HDP Adana listesinde Türkiye’nin bütün renkleri var. Zazaca yüksek lisans yapan başörtülü aday Hatice Kavran ile daha önce Diyarbakırspor’da futbol oynayan Yumurtalık doğumlu Barış Karabıyık bunlardan ikisi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kuran’la seçim propagandası yapmasını ‘din dışılık’ olarak niteleyen Kavran ile kendisini adaylıktan öte ‘HDP gönüllüsü’ olarak niteleyen Karabıyık’ın aynı fotoğraf karesinde görünmesi, Adanalıların oldukça ilgisini çekiyor. Adana’nın bir diğer adayı ise Arap Alevisi olan Feride Peynirci. Onun varlığıyla pek çok Alevi’nin partiyle tanıştığı edindiğimiz bilgiler arasında. Meclis’e 14 milletvekili gönderen Adana’dan daha önce bağımsız olarak rahmetli Murat Bozlak’ı seçen Adanalıların bu seçimde HDP’nin ilk iki sıradaki adayının yanı sıra, Diyarbakırlı avukat Vedat Özkan’ı da Ankara’ya göndermesi çok da şaşırtıcı olmayacak. Adana’da Kürtler ve Arap Alevilerin yanı sıra, bileşenlerinden alacağı oyla birlikte yaklaşık 20 yıldır kentin kıyısındaki çadırkentlerde yaşayan Kürt seçmen oyları da HDP’nin yüzünü güldüreceğe benziyor. Adana’dan ayrıldıktan birkaç gün sonra, bütün canlı yayınlarımızı yaptığımız bölümde yaşanan bombalı eylemi de buraya bir not olarak düşelim.

MERSİN’DE DENGİR FIRAT FARKI

AKP’nin kurucularından Dengir Mir Mehmet Fırat ile Alevi hareketinden gelen Çilem Öz’ün ilk iki sırada yer aldığı Mersin’de hummalı bir çalışma biz gittiğimiz günlerde sürüyordu. 50’yi aşkın seçim bürosunun açıldığı kentte; adaylar sürekli daha önce CHP’ye, AKP’ye, MHP’ye oy veren kesimlerden kendilerini ziyaret etmeleri yönünde davetler alıyordu. Bu kentte de ilk sıra adayı Fırat’ın yarattığı avantajlı havanın yanı sıra, en büyük ilçelerden Akdeniz’in uzun yıllardır HDP geleneği tarafından yönetilmesini ve bunun halkta yarattığı memnuniyeti belirtmek gerek. 221 bin seçmenli Tarsus, 188 bin seçmenli Toroslar, 190 bin seçmenli Yenişehir ve 180 bin seçmenli Akdeniz belediyelerinde HDP’nin azımsanmayacak bir seçmen kitlesi var. 90’lı yıllardan sonra büyük bir Kürt göçüne sahne olan Mersin, Selahattin Demirtaş’ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldığı 121 bin 400 oyun üstüne en az 70 bin oy daha ekleyerek, ilk iki sıradaki adayı Fırat ile Öz’ü Meclis’e göndermeyi hedefliyor.

MARAŞ ÜSTÜNDEKİ ÖLÜ TOPRAĞINI ATIYOR

Mersin’den sonra geçtiğimiz Maraş’ta, 37 sene önce yaşanan katliamın artık doğal hale getirdiği korku ikliminin ağırdan da olsa delindiğine tanıklık ettik. Bunda ilk sıra adayı ve Maraş Katliamı sırasında direnen devrimcilerin arasında yer alan Aziz Tunç’un arı gibi çalışkanlığının büyük etkisi var. Katliam ile birlikte büyük bir devrimci kıyımının yaşandığı ve Alevilerle birlikte devrimcilerin adeta sürgün edildiği kentte HDP seçim çalışmasıyla birlikte yıllar sonra yeniden devrimcilerin gelmesi, Maraş’ın üzerindeki ölü toprağını kıpırdatmaya başlamış. Dönemin TKP/ML Hareketi önderlerinden olan ve 12 Eylül rejimi tarafından hiçbir şekilde yakalanamayan Aziz Tunç’un, daha sonra Kürt siyasi hareketinin pek çok partisinde yöneticilik yaptığını ve KCK Ana Davası’ndan 2 yıl tutuklu kaldığını hatırlatarak, Maraş notlarımıza geri dönelim. 686 bini aşkın seçmeniyle oldukça ciddi bir nüfus yoğunluğuna sahip olan Maraş’ta, Selahattin Demirtaş yüzde 4.3’lük oranla 23 bin oy almıştı. Bu oyların yarısı ise iki büyük Alevi ilçeden Pazarcık ile Elbistan’dan gelmişti. Hem iki ilçe merkezinde hem de köylerinde yaptığımız sohbetlerde, daha önce CHP’ye oy verenler de dahil olmak üzere, Maraş’ta Alevilerin büyük oranda yönünü HDP’ye döndüğünü söylemek yanlış olmaz. Sadece Aleviler değil, kentte önemli etkisi olan MHP’lilerin bir bölümünün ve bazı dini cemaatlerin de AKP’nin tek başına iktidar olmaması için HDP’yi desteklediğine dair iddiaların dolaştığını söyleyelim. Yeri gelmişken de bir tanıklık aktaralım: Dulkadiroğlu ilçesinde HDP seçim arabasını ülkücü işaretleri yaparak durduran gençlerin “AKP’yi sadece siz durdurabilirsiniz, oyumuz size” dediğini bizzat duyduk.

ADIYAMAN İKİ VEKİL SÖZÜ VERİYOR

Kentte uzun yıllar çocuk doktorluğu yapan Behçet Yıldırım’ın HDP’nin birinci sıra adayı olduğu Adıyaman, düne kadar AKP’nin bütün Türkiye’de en fazla oy aldığı illerin başında geliyordu. Meclis’e 5 vekil gönderecek olan kentte, aslen Adıyamanlı olan Dengir Mir Mehmet Fırat’ın da etkisiyle büyük aşiretler kitlesel olarak HDP’ye katılmış durumda. Bizim de sohbet ettiğimiz aşiret büyükleri, AKP’nin Adıyaman’da büyük bir şok yaşayacağını söylüyor. Sadece Adıyaman şehir merkezinde değil, en büyük ilçe Kahta’da da HDP çalışmalarının hummalı bir şekilde sürmesi, HDP bürolarının dolup taşması sanıyoruz bu aşiretlerin etkisinin sonucu. Demirtaş’ın geçen yıl 44 bine yakın oy aldığı kentte, bir vekil çıkarmak için 55 bin oy gerekiyor. Adıyamanlılar ise en az iki vekilin sözünü vermiş durumdalar. İkinci sırada yer alan başörtülü aday Ayten Yılmaz, hem hitabet gücü hem de uzun yıllardır bir parti emekçisi olması dolayısıyla özellikle dindar ve Kürt damarı güçlü olan kentte bir avantaj haline gelmiş durumda. Adıyaman’ın bir diğer önemli seçmen kitlesi ise, çeşitli ilçelere dağılmış da olsa 60 bini bulan Alevi nüfus. HDP seçim çalışmalarını bu bölgelere de yoğunlaştırmış durumda. Adaylardan Ferhat Temel ve Birsen Tunç’un Alevi olması, Alevi kitlesine gitmeyi kolaylaştırırken; çoğunlukla dağ köylerinde yaşayan Alevi Kürtlerden yıllar içinde Kürt Özgürlük Hareketi’ne önemli katılımlar olması, HDP’nin kendisini anlatması açısından önemli imkanlar sağlıyor.

MALATYA’DA HDP’NİN ŞANSI ADAYI

Malatya’da HDP’nin en önemli şansı, ilk sıra adayı Av. Aydın Erdoğan. CHP’nin seçim barajını aşamadığı dönemde, Malatya CHP adayı olan ve 60 bin oyla önemli bir başarı sağlayan Erdoğan, Çağdaş Hukukçular Derneği’nin kurucu genel başkanı. İnsan hakları mücadelesi alanında da önemli bir isim olan Aydın Erdoğan, Malatya’da henüz emekleme aşamasında olan HDP çalışmalarını tek başına sırtlıyor demek yanlış olmaz. Yerel otoritelere göre HDP potansiyelinin oldukça yüksek olduğu Malatya’da seçimler, daha çok ilçelere yoğunlaşmış durumda. 528 bine yakın seçmenin olduğu kentte, Demirtaş’ın aldığı 22 bine yakın oy HDP’nin elindeki tek veri. Malatya’da olduğumuz günlerde Selahattin Demirtaş’ın katılımıyla gerçekleşen miting, Malatya tarihi açısından nicelik olarak bir ilkti. Onbinlerce kişinin büyük bir coşkuyla katıldığı miting, hafta içi bir gün olmasına rağmen kentte heyecan yaratmıştı. Malatya’da hem Aydın Erdoğan’ın kişisel tanınmışlığı hem de HDP’nin bütün Türkiye’de yarattığı rüzgar yan yana gelebilirse HDP’li bir vekille tanışmak sürpriz olmayacak. Kentteki yerel kamuoyu da, Aydın Erdoğan’ın vekilliğini küçük bir ihtimal olarak görmüyor. Malatya’daki en büyük dezavantaj ise, Alevi seçmenin CHP’den henüz kopamamış olması.

ELAZIĞ’DA YÜZLER GÜLÜYOR

7 Haziran seçimlerinin HDP açısından en önemli sürprizlerinden biri ise, Elazığ’dan gelecek. 1993’te insan hakları savunucuları Metin Can ile Hasan Kaya’nın katledilmesinden sonra, JİTEM’in tehditleri nedeniyle Türkiye’yi terk etmek zorunda kalan Orhan Demirbağ’ın birinci sıra adayı olduğu Elazığ’da hava oldukça olumlu. Neredeyse her gün mahallelerde yerel mitinglerin yapıldığı Elazığ’da, sokakta tesadüfen sohbet ettiğimiz MHP’li seçmen de dahil olmak üzere, HDP’ye oy vereceğini söyleyen oldukça farklı profillerde insanlar var. HDP tarafından yönetilen Karakoçan ilçesinde 5 seçim bürosunun açıldığı kentin merkezinde 7 büro açılmış durumda. Palu, Arıcak ve Kovancılar’da 2’şer büronun açıldığı Elazığ’ın diğer ilçelerinde de birer tane büro açılmış. Devletin Kürdistan’da pilot illerinden biri olan ve pek çok politikasını ilk uygulamaya soktuğu yer olan Elazığ’da, MHP kökenli milliyetçi taban hala varlığını koruyor. Ama HDP adayları, daha önce giremedikleri mahallelere bile girdiklerini, ev ev sandık bazlı çalışma yaptıklarını aktarıyor. HDP’ye; daha önce MHP, AKP, CHP’ye yönelen kesimlerden katılımlar olurken, bir yandan da kanaat önderleriyle görüşmeler sürdürülüyor. Elazığ’ın ilçelerinde yapılan HES’ler halkın AKP’ye olan tepkisini artırmış durumda. Öte yandan Selahattin Demirtaş’ın Elazığlı olması da, Elazığ seçmeninin partiye yönelik sempatisini artırıyor. HDP’ye uzak olanlar bile, AKP’nin hedef tahtasına koyduğu Demirtaş’ı hemşerilik hisleriyle yalnız bırakmaması gerektiğini düşünerek oy vereceğini söylüyor.

DERSİM’DE İTTİFAKLAR HALKI MEMMUN ETMİŞ

Son durağımız Dersim. 2011 seçimlerinde sadece bu kentte esen bir Kılıçdaroğlu rüzgarı vardı. O günlerde de seçimleri Dersim’de izlemiştim ve Dersimlilerin sahiden de Kılıçdaroğlu’nun başbakan olabileceğine inandıklarını yerinde görmüştüm. Bu inanç, BDP listesinden bağımsız aday olarak katılan Ferhat Tunç’un vekilliği az bir oyla kaybetmesiyle sonuçlanmıştı. Dersim’de şimdi Kılıçdaroğlu rüzgarının yerinde yeller esiyor desek, yanlış olmaz. Dersimlilerin deyimiyle artık ‘Demirtaş rüzgarı’ var. Alevi olmayan politikacılara pek yüz vermeyen Dersim halkı için Selahattin Demirtaş, çok başka bir yerde. 30 Mart seçimlerinde de, CHP ile HDP adayları arasındaki farkın açılmasında Demirtaş’ın kentte yaptığı mitingin etkisi oldukça fazlaydı. KCK Davası’ndan uzun süre tutuklu kalan Alican Önlü ile eski belediye başkanı Edibe Şahin’in HDP listelerinden aday olduğu Dersim’de, HDP’nin 2 vekil çıkarması çok zor olmayacak. Bunda en önemli etken daha önce CHP vekillerini destekleyen Demokratik Haklar Federasyonu’nun HDP ile ittifak yapmış olması elbette. ESP, EMEP, Partizan’ın da içinde yer aldığı HDP’nin bu yeni ittifakı bütün Dersimlileri oldukça mutlu etmiş.

Demirtaş’ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 52’yi aşan bir oy aldığı Dersim’de, CHP’nin AKP’nin batı illerindeki çalışmasına benzer bir çalışma yürüttüğünü belirtmek gerek. ‘Seçim rüşveti’ olarak adlandırılabilecek gıda, meyve-ceviz fidanı ve kadınlara şalvarlık kumaş dağıtımları CHP tarafından bütün ilçelerde yapılmış. Öte yandan, Demokratik Haklar Federasyonu’nun yazılı bir açıklama yaparak sert bir dille kınamasına rağmen CHP’nin ‘Biz Kaypakkaya çizgisinin temsilcisiyiz’ şeklinde propaganda yapması da buradaki bir başka anekdot.

Mekan Dersim olunca, başka dinamikler de devreye girmiş durumda. Kontra faaliyetler bunların ilki. PKK gerillaları kılığına giren birtakım kişilerin köylerde AKP propagandası yaptığı, karakollara çağrılan muhtarların HDP’ye oy verilmemesi yönünde tehdit edildiği halk tarafından verilen bilgiler arasında.

Bütün bunlara rağmen HDP’liler bütün ilçelerde, köylerde ve Dersim merkezinde evleri dördüncü kez ziyaret etmiş durumda. Belediyeyi uzun yıllardır HDP geleneğine teslim eden Dersim halkı, bir Dersimlinin deyişiyle iki vekili de HDP’den Meclis’e göndererek ‘düşmanına sevdalı tabirini tarihin çöplüğüne atmak’ istiyor.

Güncelleme Tarihi: 26 Mayıs 2015, 16:44
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER