Sığınmacıları konusundaki sert tutumuyla tanınan Avusturya hükümetinin, Taliban'ın kontrolü ele geçirmek üzere olduğu Afganistan'dan Avrupa'ya göçü engellemek için bir yardım konferansı planladığı belirtildi. Avusturya'nın ulusal haber ajansı APA, Viyana hükümetinin bu ayın sonunda veya eylül başında Afganistan'ın orta Asya'daki komşularına destek için bir yardım konferansı düzenlemek istediğini yazdı.
'İSTİKRARSIZLIK AVRUPA VE AVUSTURYA'YA TAŞACAK'
APA'nın haberinde, internet üzerinden düzenlenecek konferansa bazı Avrupa Birliği üyelerinin de katılacağı belirtildi. Haberde, Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg'in "Sahada yardım, ancak ortakların sahada birleşmesiyle işe yarayabilir. Bölgedeki ihtilaf ve istikrarsızlık öyle ya da böyle Avrupa ve dolayısıyla Avusturya'ya da taşacaktır" sözlerine yer verildi.
'KOMŞULARI DESTEKLEMEYİ AMAÇLIYORUZ
Avusturya İçişleri Bakanı Karl Nehammer de, 'Avrupa'ya yasadışı göçün kökünü kazımak için bütüncül bir yaklaşım gerektiğini' söyledi. Avusturyalı bakan, konferansın bir yandan Afganistan'ın komşularını desteklemeyi, bir yandan da insan kaçakçılarının insanların acılarından faydalanmasını engellemeyi amaçladığını belirtti.
KURZ'UN 'TÜRKİYE' YORUMU TEPKİ ÇEKMİŞTİ
Geçtiğimiz haftalarda altı AB üyesiyle birlikte sığınma başvuruları reddedilen Afganların sınırdışı edilmesi için Brüksel'e mektup yazan Avusturya, bu kararından Afganistan'da kötüleşen güvenlik durumuna rağmen vazgeçmemişti. Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz da "Eğer insanlar kaçmak zorundalarsa, herkesin Avusturya, Almanya ya da İsveç'e gelmesindense, Türkiye gibi komşu ülkeleri ya da Afganistan'ın güvenli bölgelerini kesinlikle daha doğru yer olarak görüyorum" sözleriyle tepki çekmişti.
AB KOMİSYONU BAŞKAN YARDIMCISI: GÖÇ VE SIĞINMA KURALLARINI DEĞİŞTİRMELİYİZ
Öte yandan, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas'tan da AB'nin göç ve sığınmacı kurallarının 'baştan aşağı' değişmesi gerektiği yönünde bir açıklama geldi. İtalyan gazetesi La Stampa'ya konuşan Shinas, "Eğer Afganistan'daki durum ve Belarus'un davranışları bir şeyi gösterdiyse, o da Avrupa'nın göç ve sığınma kurallarında ihtiyaç duyduğumuz topyekûn değişikliği benimsemek için vaktimizin tükendiğidir" dedi.
