Sivil Toplum Örgütleri’nden sansürü arttıracağı yönünde tepki gören, sokakta da protesto edilen tasarıyı değerlendiren Soylu uyarıyor:
“Tasarı yasalaşırsa haber alma özgürlüğü kısıtlanmayacak, engellenecek”
URL bazlı engelleme ne demek?
Soylu’nun uyarıları şöyle:
* Şu an kullanmakta olduğumuz sistemde erişim engellense bile, yasaklar bir şekilde aşılıyor Ancak tasarıyla beraber gelen URL bazlı engellemeyle bu imkan da ortadan kalkacak.
* En önemlisi kullanıcı ulaşmak istediği içeriğin engellendiğini bilmeyecek. Haberden hiçbir şekilde “haberdar” olamayacak.
* Kullanıcı bir linke tıkladığı zaman, o içerik URL bazlı engellendiyse, ya sayfa hiç açılmayacak, ya başka bir sayfaya yönlendirilecek ya da yanlış bir bilgiye ulaşacak.
* URL bazı engellemede, siteye girmeye çalışan kişiler, linke tıklayanlar takip edilebilecek.
* Şimdiki yasayla içerik engellenmesi için hukuki bir yol izlemek gerekiyordu, ancak bu değişiklikle yetkili kişinin istemediği içeriğe kimse ulaşamayacak.
Başbakan'dan MİT'e, MİT'ten TİB'e, TİB'den halka
* Erişim Sağlayıcıları TTNET, Kablo Net, SuperOnline gibi kurumlar. Servis Sağlayıcıları ise bir siteye hizmet veren, e-posta sağlayan şirketler. İçerik Sağlayıcıları ise sitenin içeriğini hazırlayanlar.
* Erişim Sağlayıcıları Birliği (ESB), yani bize interneti sağlayan TTNET, Super Online, Kablo Net gibi kurumlardan oluşan birlik Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) bağlı olacak. TİB’in başkanı ise Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan (MİT) atanıyor. O da Başbakan’a bağlı. Bu durumda bir içeriğin engellenip engellenmemesi herhangi bir demokratik ya da hukuki süreç olmaksızın hükümete bağlı olacak.
* ESB ile oto denetim ve oto sansür mekanizması artacak. Örneğin bir sitedeki haberlerle ilgili çok şikayet gelirse servis sağlayıcıları da, ticari şirketler oldukları için, o siteyle çalışmak istemeyecekler.
Arka kapılar
* v-tunnel gibi yasaklı sitelere girişi sağlayan sitelerin adresleri “http:” ile değil “https:” ile başladığı için yasaklı sitelere girilebilecek. Buradaki “s” “secure-güvenli” anlamına geliyor. Buradan bağlanılan siteler şifreli olduğu için derin veri analizi (DPI) denen sistemle takip edilemeyecek ve siteye girilebilecek. Ancak bu şifreli sistemler tüm işlemi yavaşlatan sistemler. Bugün az kullanıcının bildiği bu sistemler büyük bir sıkıntı yaratmasa da, ileride 25 milyon kişi bunu kullanmaya başladığında internet inanılmaz yavaşlayacak. Bunun da farklı maddi yükümlülükleri olacak.
* VPN kullanarak şifrelemede ise yurtdışında farklı VPN adreslerine bağlanılarak siteye girilecek. Ancak bu durumda da kişisel bilgilerinizi, ya da en azından hangi siteyi ziyaret ettiğinizi bu VPN’leri oluşturan kişilerle paylaşmış olacaksınız. Tuzaklar, dolandırıcılık tehlikeleriyle karşı karşıya olacaksınız.
’Yasakları aşarız’ ya da ‘Ben yanlış bir şey yapmıyorum’ denilerek internette yapılacak bu değişikliklere yeteri kadar tepki gösterilmediğini söyleyen Soylu şöyle diyor:
“İnsanların haber alma özgürlüklerini engelleyen ve hukuki yolları devre dışı bırakan bu sistem darbe dönemlerinin basın sansürüyle aynıdır.”
‘Yayınlanmazsa yaz bir bloga oradan paylaş haberini’ dönemi bu tasarıyla bitiyor. Artık içerik tümüyle kaldırılacak, insanların sesi kısılacak.”
Hala Meclis'te olan tasarının önümüzdeki hafta görüşülmesi planlanıyor.
Tasarıya bu linkten ulaşabilirsiniz. / Bianet