MA’dan Deniz Tekin’in haberine göre , Baluken hakkında, Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) Elazığ İl Örgütü’nün 2012 yılında gerçekleştirdiği 2’nci Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşma nedeniyle yasama dokunulmazlığı kaldırılması talebiyle fezleke hazırlandı. Milletvekillerinin yasama dokunulmazlıklarının 20 Mayıs 2016’da kaldırılmasının ardından Baluken hakkında hazırlanan fezleke, Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianameye dönüştürülerek 10 yıla kadar hapsi istendi.
Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, “Örgüt propagandası yapmak”, “Suçu ve suçluyu övmek” ve “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” iddialarıyla suçlanan Baluken’in 10 yıla kadar hapis ile cezalandırılması talep edildi. İddianamede, Baluken’in 2012 yılında yaşanan güncel ve siyasal olaylar, Kürt sorunun demokratik çözümü ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecride ilişkin yaptığı konuşma suç unsuru olarak gösterildi.
MAHKEMEDEN BERAAT TALEBİ
Baluken ve avukatı Reyhan Yalçındağ mahkemede yaptıkları savunmada, suçlama konusu yapılan konuşmanın düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında herhangi bir suç unsuru taşamadığını belirterek, beraat talep etti. Duruşma savcısı, davanın esası hakkında verdiği mütalaasında Baluken’in sözleri dikkate alındığında, siyasetçi olması nedeniyle sözlerinin ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, bu nedenle üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatını talep etti.
Yargılamayı tamamlayan Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Baluken hakkında beraat kararı verdi. Mahkeme emsal oluşturacak nitelikteki gerekçeli kararında; Baluken’in yaptığı konuşmanın içeriğinde “şiddete çağrı”, “tahrik ve teşvik edici ya da silahlı direnişe ve isyana davet” şeklinde insanda saldırgan duygular oluşturacak biçimde anlamsız bir nefret yaratarak şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi içermediğini vurguladı.
Baluken’in dava konusu yapılan konuşmasının bütünün Yargıtay içtihatlarınca kabul edilen ifade özgürlüğü standartları kapsamı içinde kaldığına hükmeden mahkeme, HDP’li vekilin üzerine atılı eylemin kanunda da suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle beraatına karar verildiğini kaydetti.
NE OLMUŞTU?
İdris Baluken, 4 Kasım 2016’da tutuklandı. Geçtiğimiz yıl 30 Ocak’da tahliye edildi ancak savcılığın itirazı üzerine ameliyat olduğu hastaneden taburcu edildiği 17 Şubat’ta yeniden tutuklandı. Müzakerelerin devam ettiği dönemde İmralı Heyeti üyeleri arasında da olan Baluken “örgüt üyeliği” iddiasıyla 18 aydır tutuklu yargılanıyordu. Baluken’e “örgüt üyesi olmak”, “örgüt propagandası yapmak” ve “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlarından yerel mahkemenin verdiği toplam 16 yıl 8 ay hapis cezasının 9 yıl 2 aylık kısmı dün, Antep Bölge Adliye Mahkemesi 4’üncü Ceza Dairesi tarafından onandı.
İstinaf Mahkemesi’nin onadığı ve temyiz yolu kapalı olan 9 yıl 2 aylık hapis cezasının gerekçeli kararı davaya bakan Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gelmesi ardından hapis cezası kesinleşerek Baluken’in adli sicil kaydına işlenecek.
Kesinleşen kararla birlikte Baluken seçilme ehliyetinden, çocuklarının velayet hakkından, vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan yoksun bırakılacak.
Bu nedenle siyasi yasaklı olacak olan Baluken’in adaylığı YSK tarafından veto edilecek ya da seçilmesi durumunda milletvekili mazbatası verilmeyecek.