HDP'nin 2. Olağanüstü Kongresi açış konuşmalarıyla devam ediyor. İşitme engelliler için tercümenin yapıldığı kongrede ilk olarak konuşan HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, HDP'nin yeni bir dönemine girdiğini söyledi. HDP'nin önceleri hep hayal olduğunu, cesaret istediğini belirten Kürkçü, 4 yıl önce umuda yelken açan bir avuç insanın elinde doğduğunu kaydetti.
"Yarın artık bugündür" diyen Kürkçü, Kürtlerin mücadelesiyle Türkiye demokrasi mücadelesinin stratejik ortaklığının geleceği yönelik güvenli adımı olduğunu söyledi. Bu kapının, bu geleceğin halkın eseri olduğunu ifade eden Kürkçü, Kürdistan özgürlük hareketinin topyekün imha politikasıyla halkların boğazlaştırılmaya çalışıldığını vurguladı. Kürkçü, yarısı çocuk yaşta 34 sivil Kürdün öldürüldüğü Roboski katliamının hakim sınıfın bir parçası olduğunu belirtti.
Çatışmasızlık sürecine değinen Kürkçü, "Son bir yıldır yoksul emekçilerin oğulları tabutlarla dönmüyorlar. On binlerce Kürt Kürdistan'ın ve Türkiye'nin her yerinde Soma için sokağa çıkıyorsa bu kendi kendine olmadı. Umuda yelken açan, hakarete, küçümsemeye rağmen kararlılıkla göğüs gerenlerin hedefidir" dedi.
Türkiyelileşmeyi önemsediklerini belirten Kürkçü, HDP'nin 30 Mart seçimlerinde Türkiye'nin her yerinde aday gösterdiğini ve her yerde oy aldığını söyledi. AKP'den sonra Türkiye çapında en büyük alanında her ilde faaliyet gösterenin HDP olduğunu dile getiren Kürkçü, "İktidarı talep etmemiz, Türkiye'nin tamamının sesi olmayı başaracağız. Mesele Türkiye partisi olup olmamasında değil. Ezilenlerin, emekçilerin, yoksulların, kadınların, kimliği inkar edilen, inançları horlananların, çiftçilerin partisiyiz" diye konuştu.
TÜM EZİLENLERİ BİR ARAYA GETİREN ÖCALAN'DIR
Kürkçü, HDP'nin yükselen güç olduğunu, toplumsal ve siyasal meselelerin üstünden gelmesi için halkların kendi kaderini eline alması için kaldıraç olmasının bilindiğini kaydederek, şunları söyledi: "Tüm bu edebiyatın bundan kaynaklanıyor ve beyhude korkularıyla baş başa bırakıyoruz sizi. Hakikat şudur; görmedikleri anlamadıkları şey Kürt halkının son 30 yılda Kürdistan'da gerçekleştirdiği büyük değişim ve dönüşümdür. Kürtlerin bilinçli örgütlülüğü içinde 40 bin evladını yitirdiği geleneksel bir mücadele değildir. PKK'nin giriştiği isyanın eseridir. Devrimci bir hareketten ve halktan, onun kimliğinden söz ediyoruz. Kitle budur. Kürtlere sadece ulusal mücadeleyi, Türklere sınıf mücadelesini layık görenlere şunu söylüyoruz; Kürtler Ortadoğu'yu değiştirecek en önemli güçtür. Burada bir kere daha anıyoruz, sevgili Öcalan'ın demokratik özerk ve demokratik zihniyet programıdır. Kürtlerin yanı sıra Türkiye'nin bütün ezilenleri için başka hangi önder başarabilir?"
TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ HDP'DE
Türkiye önünde ilk kez önemli bir yol açıldığını belirten Kürkçü, ortak bir gelecek için mücadele ettiklerini söyledi. Kürkçü, HDP'nin toplumun tamamının geleceği olduğunu ve bu nedenle HDP etrafında bir araya gelme çağrısında bulunarak, "HDP bugün yeni bir yola çıkıyor. Başından beri yer aldık bu mücadelede ve bundan sonra da yer alacağız. Yeni bir adım atıldı. HDP, kendi içinden çıkardığı gençlerine, bu mücadelenin öncülüğünü, sözcülüğünü teslim edecektir. Bayrağı bizden sonra gelenlere teslim ediyoruz. Elden ele dolaşacak ve Ankara'nın burcuna dikilecektir. Türkiye'nin önünü açabilecek, yeniden kuruluşunun imkanını verecek akıl, imkan burada büyüyor. Bir gelecekten söz edilecekse Türkiye gözünü HDP'ye çevirmek zorundadır" dedi.
TUNCEL: BAŞKA TÜRKİYE MÜMKÜN DİYEREK YOLA ÇIKTIK
HDP Eş Genel Başkanı Tuncel de, Kürt Halk Önderi Öcalan şahsında cezaevlerindeki tüm tutsaklara selam gönderdi. Önemli bir süreçte kongrelerini gerçekleştirdiklerini söyleyen Tuncel, "Krizli bir süreçten geçiyoruz. Halklar barış, adalet, özgürlük istiyor. İçinde yer almadığı, sözünün dinlenmediği siyaseti kabul etmiyor. Düzen partilerinin sonuna gelmiştir. Şimdi sıra halkın sözünü söyleyeceği partilerdedir. HDP bu alanda tek partidir. Sokağın sesini meclise, meclisteki mücadelemizi sokağa taşıyarak başka bir Türkiye mümkün diyerek yola çıktık" dedi.
AKP zihniyetini ve yönetimini kabul etmediklerini kaydeden Tuncel, "Biz diyoruz ki Türkiye değişecek. Bizlerle, HDP ile değişecek. O yüzden önümüzdeki dönemde zorlu bir göreve başlıyoruz. Önce Türkiye'yi özgürleştireceğiz. Demokratik özerk Kürdistan'ı ve demokratik cumhuriyeti inşa edeceğiz. Biz değişeceksek sadece Kürtlerin değişmesi yetmez. Birlikte değişeceğiz. Birlikte demokratikleştireceğiz. HDP olarak bunu görev ediniyoruz. Temel yöntem müzakere yöntemidir. Bu sadece Kürt sorununun çözümünde değil, inanç özgürlüğü, kadınlar meselesinde de yeni bir buluşmayı sağlayarak, Aleviler adına konuşmayacağız, onlar gelip bizimle konuşacak. Onların sesi olacağız. Kürtler, işçiler, halklar konuşacak. Onların siyasetini birlikte yürüteceğiz" diye konuştu.
'SÜRECİ BOZMAK İSTEYENLERE KARŞI MÜCADELEMİZ SÜRECEK'
Tuncel, işçi sınıfına, demokrat Müslümanlara, devrimcilere, kadınlara, halklara "gelin bu özgürlük yolunda birlikte yürüyelim" çağrısında bulunarak, "Şimdi bu yolculuğu büyütme zamanıdır. Kürdistan barışı acilen çözülmesi gereken bir sorun. Bugüne kadar direnen, dili kimliği için mücadele eden, inkar ve imhaya karşı en üst safhaya çıkaran Kürdistan halkına diyoruz ki; selam olsun sizin özgürlük yürüyüşünüze. Türkiye halklarıyla buluşturma zamanıdır. Hükümete çağrıda bulunmak istiyoruz; yeni bir süreç başlatıldı. Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan'ın başlattığı süreç olmazsa olmaz süreçtir. Geçenlerde ana muhalefet partisi Diyarbakır'da yasal zemin açıklaması yaptı. Çözüm noktasında somut adımlar atılmalı. Biz bunun sorumlusu olduğumuzu ve aday olduğumuzu söylüyoruz. Kalıcı barış için sorumluluklarımızı yerine getireceğiz. Süreci bozmak isteyenlere, kalekol yapan, güvenlik barajları yapanlara karşı her zaman mücadele edeceğiz. Son bir aydır barış için Meskan dağlarında ve Lice'de direnen halkımıza selam olsun diyoruz" ifadelerinde bulundu.
'KÜRDİSTAN'I ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ TÜRKİYE'Yİ DEMOKRATİKLEŞTİRECEĞİZ'
Barış istedikleri için devlet şiddetiyle karşı karşıya kalanlar olduğunu söyleyen Tuncel, Gezi direnişinde eşitsizliğe, adaletsizliğe karşı mücadele ederken yaşamını yitirenleri andı. "Sevgili Berkin, İbrahim, siz o çocuk yüreğinizle eşitlik, adalet mücadelesine nasıl katkı sunabilirim diye düşündünüz. Çocuk yaşta özgürlük mücadelesine katılmak zorunda bırakanlara sitemimizdir" diyen Tuncel, "Size sözümüz var; Kürdistan'ı özgürleştireceğiz, Türkiye'yi demokratikleştireceğiz" diye belirtti.
Tuncel, ekolojik ve kadın özgürlük mücadelesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kadınların yaşam alanları dışına itildiğini söyleyen Tuncel, "Özellikle AKP'nin uygulamalarıyla kadınlar baskı altına alındı. Kadın özgürlüğü için direnen sosyalist, feminist, kadın özgürlüğüne inanan, direnen tüm kadınlara selam olsun" dedi.
Konuşmaların ardından konuklar tanıtıldı.