Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’yla yaklaşık üç saat süren bir görüşme gerçekleştirdi. Gelecek Partisi Genel Merkezi’nde yapılan görüşmenin ardından iki genel başkan ortak basın açıklaması yaptı.
İYİ Parti lideri Meral Akşener’in cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk turda “Tek adayla gidilmeli” önerisine destek veren SAADET lideri Karamollaoğlu, “Bir araya gelip bir teklif üzerinde ittifak sağlanarak, bir aday belirlenirse, bunun daha isabetli olacağını düşünürüm” dedi. Gelecek Partisi lideri Davutoğlu ise, “Şu anda vereceğimiz ‘tek aday olsun, bir aday olsun, beş aday olsun’ gibi cevaplar, gelecekteki dinamik süreçte bir karşılık bulmayabilir” ifadelerini kullandı.
KARAMOLLAOĞLU: DİRSEK TAMASIMIZ DEVAM EDECEK
Görüşmenin ardından ilk konuşan isim SAADET lideri Karamollaoğlu oldu. Türkiye’de ekonomik ve siyasi yönden gerginlik olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Aynı zamanda da adalet mekanizmasındaki bazı aksaklıklar var. Bir yerlere gelmeye çalışıyorlar ama bazı tatminsizlikler var. Dış politikada hepimizi endişeye sevk eden gelişmeler var” ifadelerini kullandı ve Gelecek Partisi’yle yaptıkları görüşmeye dair şunları kaydetti:
“Bu konuda her zaman bir yakınlık hissettiğimiz Gelecek Partisi’yle, Sayın Davutoğlu’yla eski Başkanımızla bir görüşme yapalım, temasta bulunalım fikirlerimizi ortaya koyalım dedik. Bundan sonra bu görüşmelerimiz, dirsek temaslarımız inşallah devam edecek diye ümit ediyoruz. Bütün mesele memleketimizin içerisinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulması, daha huzurlu, kimsenin adalet eksikliğinden endişe duymadığı, geçimini, sıkıntısını yaşamadığı, dış politikadaki gelişmelerden endişe etmediği bir ortamın doğmasını arzu ediyoruz. Hepimizin düşüncesi de bu. Bundan dolayı da ümit ediyoruz ki görüşmelerimiz devam edecek. Şahsen ifade ettim, diğer partilerle de görüşmelerimiz önümüzdeki günlerde olacak.”
DAVUTOĞLU: BÜYÜK BİR SİYASİ DEĞİŞİM KAÇINILMAZ
Yaz aylarında alanlarda olduklarını, SAADET lideri Karamollaoğlu’yla alandaki değişimi paylaşma fırsatı yakaladıklarını belirten Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ise ikili görüşmenin içeriğine dair şunları kaydetti:
“Her ikimizin de, ekiplerimizin de ortak kanaati çok büyük bir siyasi değişim dalgası Türkiye’yi bekliyor. Son haftalarda Türkiye’nin doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde alandayız. Büyük bir siyasi değişim kaçınılmaz. İktidara olan tepkiler had safhaya ulaşmış durumda. Herkeste bu değişimin, sorunların çözülmesi için mutlaka zihniyet değişimine, bir paradigma değişimine, bir iktidar değişimine ihtiyaç olduğu yönünde. Ankara’daki siyaset de hareketlenmeye başladı. Adli yıl açılışı konuşmaları, arkasından gelen iktidar heyetinin adımlarına baktığımızda bir siyaset mühendisliği yapılmak isteniyor. Toplumsal tabandan kopmuş, lükse, şatafata, israfa ve kibre yönelmiş, yolsuzluklarla anılan bir iktidar, Anadolu’da kaybettiği iktidarı, Ankara’da siyaset mühendisliği yaparak kapatmaya, iktidarda kalmaya çalışıyor. Türkiye’de büyük değişimin yaşandığı bir dönemde dalgalı suda savruluyor. Türkiye’ye gelecek vadeden partilerin bir araya gelmesi, konuşması, görüşmesi bir zarurettir.”
‘MERAL HANIM'IN ORTAYA ATTIĞI TEKLİF MAKUL’
Açıklamalarının ardından iki lider basın mensuplarının sorularını yanıttı. Karamollaoğlu ve Davutoğlu’nun yöneltilen sorulara yanıtları şu şekilde oldu:
İYİ Parti lideri Meral Akşener cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk turda ‘tek adayla gidilmeli’ dedi. Muharrem İnce de ‘Bu matematik işi, ne kadar çok aday olursa o kadar şans daha fazla olur’ dedi. Sizlerin düşüncesi ne? Sizce tek aday mı daha başarılı olur yoksa birden çok aday mı ilk turda başarılı olur?
TEMEL KARAMOLLAOĞLU: Meral Hanım’ın ortaya attığı teklif bence daha makul bir teklif. Öbürü de olabilir. Geçen dönemde hemen hemen farklı her parti farklı adaylar çıkardı. Benim kanaatim şimdilik, evet bir araya gelip bir teklif üzerinde ittifak sağlanarak bir aday belirlenirse bunun daha isabetli olacağını düşünürüm. Fakat biraz erken, bütün konularda spekülasyonlara sebep olacak ifadeler kullanmayı doğru bulmuyorum. Onu da ifade etmekte fayda var.
AHMET DAVUTOĞLU: Siyaset, salt matematiksel bir süreç değildir, daha çok psikolojik bir süreçtir. Yapılan her türlü matematiksel hesap, toplumsal değişimi tetikleyen bir psikolojiyle alt üst olur. Bugünkü iktidarın en büyük zaafı, siyaseti matematiksel bir iktidar oyununa çevirmiş olması ve halktan kopmuş olması. Geçen sene bu soruya vereceğim cevaplar farklı olabilirdi. Geçen birkaç ay önce farklı olabilirdi. Öyle bir değişim dalgası geliyor ki, bu dalganın tesir etmeyeceği hiçbir husus yok. Cumhurbaşkanlığı adaylığı meselesi de böyle bir husustur. Hepsi düşünülebilecek, hepsi masada olabilecek hususlar ama süreç dinamik ise, statik cevap olmaz. Şu anda vereceğimiz ‘tek aday olsun, bir aday olsun, beş aday olsun’ gibi cevaplar, gelecekteki dinamik süreçte bir karşılık bulmayabilir. Siz de kendinizi bağlamış olursunuz. Ayrıca erken bir şekilde cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmaları aslında ittifakın ve Cumhur İttifakı’nın muhalefette bir iktidar körüklenmesinin bir parçası.
DAVUTOĞLU: CUMHUR İTTİFAKI, BİZİM İÇİN İTTİFAK ALTERNATİFİ ASLA DEĞİL
Sayın Davutoğlu’na bir sorum olacak. Yakın bir zamanda ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan teklif gelirse görüşürüm’ demişti. Bu da ‘Gelecek Partisi acaba Cumhur İttifakıyla bir yakınlık kurabilir mi? ittifak ortağı olabilir mi?’ sorularına neden oldu. Buna açıklamanız ne olur?
AHMET DAVUTOĞLU: O mülakatın bütününü izleyenler çok açık bir şekilde şunu görürler, bana bir soru soruldu: Sayın Cumhurbaşkanı sizinle görüşmek isterse ne yaparsınız? diye. Ben de şunu söyledim, ben hazreti Mevlana torunuyum ve onun yolundan yürürüm. Benimle görüşmek isteyen kimseye kapıyı kapatmam. ‘Gel’ derim, ‘Git’ demem ama bu bir ‘ittifak şeklinde bir görüşme mi olacak?’ anlamında soruyorsanız bu eğer onlarla ittifak edecek olursam bu yanlışların içinde olan ittifakla… orada kalırım. Diyaloğu herkesle yaparım, bunda herhangi bir rezervimiz olmaz. İşbirliği konusu ilkesel olur. Yani belli konularda işbirliği yaparsınız ama bu ittifak anlamına gelmez. İttifak ise bir seçim denkleminde bir anlam taşır. Dolayısıyla Cumhur İttifakı'yla şu anda ortak bir yönümüz aramızda herhangi bir kanal yoktur. Cumhur İttifakı bu şekliyle bizim için bir ittifak alternatifi asla değildir. Ama görüşmek mi? Görüşürüz… İyi bir iş yaparlar mı? Doğru bir adım atarlarsa ona da işbirliği anlayışı içerisinde destek veririz. Doğru bir adıma ‘yanlış’ diyecek şekilde kategorik bir muhalefet yapmayız ama şu haliyle Cumhur İttifakı'yla herhangi bir ortaklığa zemin teşkil edecek herhangi bir özellik, nitelik söz konusu değil. Kim görüşmek isterse herkesle görüşürüz. Selam vermek isteyenin selamını almak bizde farzdır.
‘CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMI AĞIRLIĞINI, SAYGISINI KAYBETTİ’
Cumhurbaşkanı adayı, nasıl bir cumhurbaşkanı olmalı?
AHMET DAVUTOĞLU: Türkiye Cumhurbaşkanlığı makamı birleştirici bir makam. Son yıllarda maalesef parti genel başkanlığı ve cumhurbaşkanlığı makamı tek bir şahısta ortaya çıktığı için o şahsın parti kimliği, cumhurbaşkanı kimliğini gölgede bıraktı ve cumhurbaşkanlığı makamına duyulması gereken saygı, o partiyle, makamla ilişkili politikalara olan öfke dolayısıyla cumhurbaşkanlığı makamı ağırlığını, saygısını kaybetti.
TEMEL KARAMOLLAOĞLU: Sayın Davutoğlu’nun söylediği kıstaslar elbette geçerli ama sonunda en ön önemlisi, toplumun seçeceği, kabul edeceği, ilk turda seçimi kazanacak bir aday olması lazım. Biz her türlü mükemmel vasfa sahip ama halkın tasvip etmeyeceği bir adayla bir araya gidilmez. Bunu bilmemiz gerekiyor diye düşünüyorum.
‘MÜHİM OLAN PRENSİPLERDE İTTİFAK EDEBİLMEK’
Sorum sayın Karamollaoğlu’na. Bugün bir gazeteye verdiğiniz demeçte Cumhur İttifakı’na katılma şartlarınızı ifade ettiniz. İtiraz ettiğimiz bütün hukuksuzluklardan dönerlerse ve yanlışları ortadan kaldırırlarsa Cumhur İttifakı’na dahil olabileceğinizi ifade ettiniz. Bunu biraz daha açar mısınız?
TEMEL KARAMOLLAOĞLU: Bunun açılmasına hiç ihtiyaç yok. Ben bunu geçen seçimlerde de aynı cevabı vermiştim. Cumhur İttifakı Millet İttifakı diye bir ayrım değil. Cumhur İttifakı bugüne kadarki yanlışlardan döner, tamam biz sizinle beraber aynı fikirleri paylaşıyoruz derse ve bunu da adaylarıyla ortaya koyarsa orada olmak burada olmak çok mühim değil. Mühim olan prensiplerde ittifak edebilmek. Herkesle biz görüşmeyiz dememek için böyle ifade ettim. Görüşürüz ama onların yanlışlıklarına destek verecek hiçbir tavrı sergilemeyiz.
Şu an Millet İttifakı içerisinde yer alıyorsunuz. Bu açıklamalarınız ittifakın ruhuna bir zarar verir mi?
TEMEL KARAMOLLAOĞLU: İttifakla ilgili ısrarla söylediğimiz bir konu var. Seçim hattı mahaline girmeden ittifaklarla ilgili bir tercihte bulunmayı doğru bulmuyoruz. Ona da biraz zaman var kanaatindeyim.
‘2022’NİN SONUNA DOĞRU SEÇİMLER OLUR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üçüncü kez aday olabilmesi için erken seçim yapılması gerekiyor. Ancak erken seçim için de 360 milletvekilinin imzasıyla oluyor. Bu konuyu görüşmenizde ele aldınız mı? Tavrınız ne olacak?
TEMEL KARAMOLLAOĞLU: Bu konu gündemimize bile gelmedi, gelmesine de şu anda fazla ihtiyaç yok. Dediğiniz doğru. Sayın Cumhurbaşkanının tekrar aday olabilmesi belli şartlara bağlı. Bunu gerçekleştirirler mi nasıl gerçekleştirirler onu bilmiyoruz. Ama ben her şeye rağmen seçimlerin zamanında değil zamanından önce, bu denemeyi yapacak bir noktada yapılacağı kanaatindeyim. 2022’nin sonuna doğru seçimler olur kanaatini taşıyorum. Ama o engeli nasıl aşarlar onu zaman gösterecek.
AHMET DAVUTOĞLU: Saygın hukukçuların hemen hemen tümü, Sayın Cumhurbaşkanının cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişteki düzenlemede özel bir şerh konmadığı için iki dönem şartının bütün dönemleri kapsadığını ifade ediyor. İkinci seçilmenin ancak bir sene öncesinden Meclis’in yapacağı girişimle yapılabileceği kanaati var. Üzerinde herhangi bir meşrutiyet tartışmasının olmaması, gereksiz tartışmanın olmaması için doğru olan seçimin 24 Haziran 2022 tarihinden önce Meclis kararıyla yapılmasının önünü açmaktır. Bu da eğer Cumhur İttifak’ı böyle bir karar alırsa eminim muhalefet partileri de buna destek verecektir. Ancak iktidarın bir açmazı var. Öyle bir seçime gidilecekse bir sene öncesinden seçim yasasının değişmiş olması gerektiği için, ekimde değiştirdiklerinde o seçime yetişmeyecek. Böyle bir açmazları var. Önceden planlamamanın, detaylı görüşmemenin sonuçlarını iktidar bugün görüyor. Madem o maddeyi koyun. İktidar koymadığı için buraya geldiler. Doğru olan 24 Haziran 2022’den önce bir seçimin yapılmasıdır. (DUVAR)