Türkiye’de 3,7 milyonu Suriyeli olmak üzere 5 milyon mülteci olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği’nin taahhüt ettiği parasal yardımın ikinci diliminin halen gelmediğini söyledi.
Erdoğan, İsviçre’de BM Cenevre Ofisi’nde 1. Küresel Mülteci Forumu’nda yaptığı konuşmada, Suriye’de TOKİ eliyle evler inşaa edilerek, mültecilerin buralara yerleştirilmesi önerisini yineledi. “O petrol kuyularında bulunan petrolü gelin beraber çıkaralım. Mülteci halinde olan bu insanları o yaptığımız evlere, okullara barınmaları için yerleştirelim” diyen Erdoğan konuşmasında özetle şunları söyledi:
GÖÇ KRİZİ VAR: Uluslararası toplum geçmişte emsaline az rastlanır göç krizi ile karşı karşıya bulunuyor. İnsanlar sadece daha iyi bir iş daha yüksek bir hayat standardı için değil karınlarını doyurabilmek için göç etmek zorunda kalıyor. Çıkılan bu umut yolculukları maalesef çoğu zaman ölümle sonuçlanıyor. Bugün mülteci sorunu diye genelleştirdiğimiz meselenin arka planında büyük bir dram acı bir hikaye vardır. Sahile vuran çocuk cesetleri bu sorunun artık daha fazla görmezden gelinemeyeceğini göstermiştir.
SIĞINMACILARA AYNI HAKLARI SAĞLIYORUZ: Türkiye düzensiz göç ve mülteci akınlarının yükünü dünyada en ağır hisseden ülkelerin başında geliyor. 3,7 milyonu Suriyeli olmak üzere 5 milyona yakın yerinden edilmiş kişiye ev sahipliği yapıyoruz. Birkaç münferit hadise dışında mültecileri ötekileştirecek, dışlayacak, onları düşmanlaştıracak hiçbir üzücü olay yaşanmadı. Devlet olarak vatandaşlarımıza hangi imkanları sağlıyorsak ülkemize sığınanlara da aynısını sağlıyoruz.
8 YILDA 516 BİN BEBEK DOĞDU: Eğitim çağındaki 1 milyon Suriyeli çocuğun 685 binine okul imkanı tanıyoruz. Bugüne kadar 21 bin 300 Suriyeliye yükseköğrenim ve Türkçe dil bursu verdik. Son 8 yılda ülkemizde 516 bin civarında Suriyeli bebek dünyaya gelmiştir. Bu bebeklerin her türlü sağlık imkanından faydalanmasını temin ettik. Ülkemizdeki birçok Suriyeli bugün artık kendi ayakları üzerinde durabilir konuma geldi.
40 MİLYAR EURO HARCANDI: Mülteciler için bütçemizden harcadığımız rakam 40 milyar doları aşmıştır. AB’nin bize verdiği söz vardır. 3+3 milyar avro destek vereceğiz demişlerdir. Şu an itibariyle AB’den STK’lara gelen destek ancak 2 milyar avroya ulaşmış durumdadır. İkinci 3 milyar için herhangi bir ses yok. Bundan da tahsis edilen 450 milyon avro geldi geliyor diyorlar gelmiş değil. Parası en çok olanlar sadece gülücük atıyor. Suriye kaynaklı göç probleminin tek çözüm yolu, mültecilerin bizim sınırlarımız içinde tutulması olarak görülemez. Mültecilerin yurtlarına geri dönüş hakkı tartışma götürmez. Vicdanları yaralayan bu sorunun sürdürülebilir şekilde çözülmesi ancak küresel düzeyde atılacak adımlara bağlıdır. Mültecileri kendi topraklarında tutacak, ülkemizde olanları da tekrar vatanlarına döndürecek formüllerin devreye alınması gerekiyor. Suriye’de kalıcı istikrar ve normalleşmenin tesisinde geri dönüşler, en az terörle mücadele kadar önemlidir
PETROL ONLARA DAHA ÇOK LAZIM: O petrol kuyularında bulunan petrolü gelin beraber çıkaralım, ondan sonra o terör bölgesine şu projeleri uygulayarak şu anda mülteci halinde olan bu insanları o yaptığımız evlere, okullara barınmaları için oraya yerleştirelim. Ama buna yanaşmıyorlar. Çünkü petrol onlara daha çok lazım. Her şeyini geride bırakmış insanların dramları üzerinden siyaset yapmak, toplumdaki ön yargıları kaşıyarak siyasi rant peşine düşmek utanç vericidir. / DUVAR