Erdoğan, konuşmasında özetle şunları söyledi:
KUVVETLER AYRILIĞINA TEHDİT DEĞİL: Türkiye, halkın iradesini en üstte tutan kuvvetler ayrılığı fikrine ve bunun üzerine bina ettiği demokrasi anlayışına hep bağlı kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk milletinin birliğini, beraberliğini, tüm kurumlarıyla etkin şekilde işlemesini temin, cumhurbaşkanının en öncelikli görevidir. Anayasamızın lafzında ve ruhunda açıkça yer alan bu yaklaşımı, kuvvetler ayrılığı için bir tehdit değil tam tersine birleştirici bir güç olarak görüyoruz.
DEVLETİN BAŞI MİSYONU ETRAFINDAN BİRLİKTE HAREKET!: Yasamanın, yürütmenin ve yargının kendi içlerinde bağımsız bir şekilde çalışması, hepsinin de anayasada cumhurbaşkanına verilen ‘devletin başı’ misyonu etrafında birlikte hareket etmelerine mani değildir.
İLLA ÜSTÜNLÜK ARANACAKSA…: Kuvvetler ayrılığı prensibinin denge yerine çatışma anlayışla yorumlanması ülkeye ve millete fayda değil zarar getirir. Devlet sisteminde illa bir üstünlük aranacaksa bu ancak anayasanın ve orada tezahür eden milli egemenliğin üstünlüğü olabilir.
İTHAMLAR YERSİZ: Yeni yönetim sistemimizde yürütmenin de temsilcisi olan cumhurbaşkanına kuvvetler ayrılığı konusunda yöneltilen ithamların çoğu temelsizdir. Yargı üzerinden, milletten ve hukuktan aldığı yetkiyle görevini yapan yürütme erki ile onun temsilcisi olan cumhurbaşkanına saldırmak, aslında doğrudan siyasal alanı hedef almaktır.
SEÇİM YÖNTEMLERİ DEĞİŞMELİ: İlk çözmemiz gereken meselelerden biri, tüm meslek teşekküllerinin seçim yöntemlerinin, temsili demokrasiye uygun hale getirilmesidir.” dedi.
CİRİT VE FEYZİOĞLU’NA TEBRİK (Bazı baroların adli yıl açılışına katılmama kararı): Yargıtay ve TBB Başkanımızı, bu bağnaz ve provokatif dayatmalara karşı gösterdikleri dirayetli ve demokratik duruş sebebiyle tebrik ediyorum.” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, bu gazi mekan, konferans salonu, sergi salonu, camisi, 15 Temmuz Anıtı, tamamlanmak üzere olan kütüphanesi ve inşası süren müzesiyle, milletimizin, dolayısıyla da tüm kurumlarımızın evidir.
YARGI REFORMUNDA KARARLIYIZ: (Yargı Reformu Strateji Belgesi): AB organları her ne kadar ülkemize karşı açıkça ayrımcı bir tutum içindeyse de biz bu reform belgesiyle aynı zamanda tam üyelik yükümlülüklerimize olan bağlılığımızı da göstermiş oluyoruz. Yargı süreçlerini sadeleştirerek, uyuşmazlıklar için alternatif çözüm yolları geliştirerek, önleyici hukuk uygulamalarını sistemimize kazandırarak, Yargı Reformunu kısa sürede hayata geçirmekte kararlıyız. / DUVAR