‘DEMOKRASİ KIRINTILARINI KATLETMEK…’
Ayrıca CHP heyetlerinin nöbet alanındaki HDP’lileri ziyaret etmesi ve CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın, “Dayanışma için çözüm sürecine geri dönülmesi kanaatindeyiz” sözleri, nöbetin 2’nci gününde en çok konuşulan sözler oldu. HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, bu sözleri şöyle yorumluyor: “Biz tam da sürecin bitirilmesinin ülkede varolan bu demokrasi kırıntılarını katletmek anlamına geleceğini vurguluyorduk. CHP’nin içerisindeki bir kesim bunun böyle olmadığını düşünüyordu. Bütün demokrasi güçleri bir araya gelecek başka bir yolu yok.”
‘CHP ZİYARETİ …’
‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne çeşitli kesimlerden destek ziyaretleri devam ederken CHP’nin de gün içinde 2 kez nöbet ziyareti oldu. Öğlen saatlerinde CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ve ilçe başkanları, akşam saatlerinde ise CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin ve beraberinde bir heyet, HDP’nin nöbetini ziyaret ederek dayanışma mesajlarında bulundular.
Erdal Aksünger, herhangi bir açıklama yapmazken parkın ablukaya alınmasını, ‘rezalet’ olarak değerlendirdi. CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın “Ülkemizin geçtiği süreçte bu sorunun kan ve gözyaşı ile çözülemeyeceğini, barış, demokrasi ve dayanışma için bir çözüm sürecine girmemiz gerektiği kanısındayız” sözleri ise öne çıktı.
‘CHP’NİN BİR KESİMİ BÖYLE OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORDU’
Sırrı Süreyya Önder, CHP’nin başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü ve HDP’nin başlattığı, ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne vurgu yaparak “Özellikle sindirilmek istenilen kitlelerin ve demokrasi paydasında buluşan insanlara dönük yönelimlerin kırılması için hem CHP’nin yürüyüşü hem de Vicdan ve Adalet Nöbetleri önemli bir işlev gördü” dedi. Önder, CHP’nin çözüm sürecindeki tutumunu ise şöyle yorumladı: “CHP bu konuda bir parça tutuk davrandı. Gelinen nokta bizim öngörülerimizi haklı çıkarttı. Biz tam da sürecin bitirilmesinin ülkede varolan bu demokrasi kırıntılarını katletmek anlamına geleceğini vurguluyorduk. CHP’nin içerisindeki bir kesim bunun böyle olmadığını düşünüyordu ve bu konuda iktidarla benzer bir refleks içerisindeydi. Ama pratik ve gelişmeler en büyük öğretmenlerdir. Samimiyetle, dürüstçe ama cesurca tartışacağız ve demokrasi güçleri bir araya gelecek. Başka bir yolu yok!”
‘KENETLENMEKTEN DAHA ACİL BİR ŞEY OLAMAZ’
CHP ile HDP arasında görüş farklılıkları olmasını tartışabilmenin önemli olduğu vurgusuyla değerlendiren Önder, “Aramızda görüş farkları, aramızda değerlendirme farklılıkları vardır, olmaya da devam edecek. Aslolan bunun üstünü örtmek değil, tam da böyle pratik zeminlerde bunu cesurca tartışabilmek. Ama bir aradayken bunu yapabilmektir. Bu ülkede demokrasi talep eden herkes sistem tarafından en acımasız bir şekilde hedefe koyuluyorsa hedefe koyulanların kenetlenmesinden daha doğal ve daha acil hiçbir şey olamaz” dedi.
NOT DEFTERİNDE ‘YOĞURTÇU PARKI HAPİSHANESİ…’
Nöbet alanını birçok sendika ve parti temsilcisiyle birlikte çok sayıda İstanbullu da ziyaret ediyor. Ziyaretçiler arasında görüşlerini yazmak isteyenler için bir masa üzerinde ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti konuk defteri’ yer alıyor. Alana giriş yapabilen birçok ziyaretçi bu deftere görüşlerini yazıyor. Nöbetin 2’nci günü son bulurken not defterine şöyle bir yazı yazılıyor: “Adalet demir parmaklıklara sıkıştırılmayacak kadar güçlüdür. Miraz bebek için adalet, cezaevindeki 560 bebek için adalet. Cengiz Zaza Akbaba,Yoğurtçu Parkı Hapishanesi.” / DUVAR