Raporda kaydedilen ana başlıklar ve veriler şu şekilde oldu:
‘KADINLAR KENDİ KARARLARINI ALDIĞI İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ’ : 6284 sayılı kanunun ve İstanbul Sözleşmesi’nin etkin bir şekilde uygulanması için kadınların gösterdiği çabayı yetkili kurum ve kuruluşlar göstermiyor. Yasayı etkin bir şekilde uygulamadıkları 2019 yılında da 474 kadın kardeşimiz erkek şiddeti ile öldürüldü. Kadınların evde, yol kenarında, denizde, dere kenarında şüpheli bir şekilde ölü bulunduğu durumlarla çokça karşılaştık. Yangın veya intihar süsü verilmiş kadın cinayetleri oldu. Koruma altında ve boşanma davası çıkışında kadınlar öldürüldü. Koruma kararı istediği halde verilmediği için kadınlar erkek şiddetiyle öldürüldü veya yaralandı. Ayrılma veya boşanma isteği bahane gösterilerek kadınlar öldürüldü. Evlenme teklifini kabul etmediği gerekçesiyle kadınlar öldürüldü. Şiddetten kaçarak sığınma evinde yaşayan kadın öldürüldü. Tüm dünyaya dalga dalga yayılan erkek şiddetine karşı ortaya çıkan Las Tesis performansına polis şiddetle müdahale etti, gözaltı yaptı.
2019 yılında işlenen kadın cinayetlerinin 115’ü şüpheli ölüm olarak kaydedilirken, 218 kadının neden öldürüldüğü tespit edilemedi, 27’si ekonomik bahaneyle, 114’ü boşanmak istemesi, barışma isteğini reddetmesi, arkadaşlık isteğini reddetmesi gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldü. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor.
KADINLAR EVLERİNDE ÖLDÜRÜLÜYOR: Kadınların 292’si evinde, 52’si sokak ortasında, 9’u arabada, 3’ü dükkanda, 2’si eğlence mekanında, 2’si hastanede, 6’sı işyerinde öldürüldü. Öldürülen kadınların 31’i su ve kenarı alanlarda, 32’si ise ormanlık alanlarda, 3 kadın da ıssız yerlerde öldürüldü veya ölü bulundu. 29 kadının nerede öldürüldüğü tespit edilememiştir. 185’i ateşli silahlarla, 101’i kesici aletle, 29’u boğularak, 6’sı kimyasal ilaç, 27’si darp edilerek, 6’sı yakılarak, 19’u yüksekten düşerek öldürüldü. Ve ne yazık ki 101’inin nasıl öldürüldüğü tespit edilememiştir.
6284 ETKİN UYGULANSAYDI YAŞIYOR OLACAKLARDI: 2019 öldürülen 474 kadının 358’inin koruma kararının olup olmadığı bilinmezken; 104 kadının herhangi bir uzaklaştırma veya koruma kararı bulunmamaktadır.Şiddet uygulayanlara uzaklaştırma, yakın koruma gibi birçok tedbiri düzenleyen; kadınları maddi olarak güçlendirmekten kimlik değiştirmeye birçok hak tanıyan ve kadın örgütlerinin yıllarca süren mücadelesi sonucu yürürlüğe giren 6284 etkin uygulandığı takdirde kadınları koruyor. Bu ay 6284, etkin uygulansaydı, kadınlar yaşıyor olacak, çocuklar da annesiz kalmayacaktı.
Yetkili kurum ve kuruluşlar, 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamayarak kadını korumadığı gibi, bir de çeşitli suçlulardan kaydı olan veya ceza alan kişileri serbest bırakarak veya izin vererek tekrar suç işlemeleri için önünü açıyorlar. 2019 yılında 13 kadın, bir adli suçtan denetim serbestlik alan, cezaevinden kaçan, birden fazla suçtan aranan, cezaevinden izinli çıkan, şartlı tahliye edilen, cezaevinden yeni tahliye olan erkekler tarafından öldürüldü.
EMİNE BULUT CİNAYETİ KIRILMA NOKTASI OLDU: 2019 yılında 6284 sayılı kanun ve İstanbul Sözleşmesi etkin uygulanmadığı için Kırıkkale’de yaşayan 38 yaşındaki Emine Bulut 4 yıl önce boşandığı erkek Fedai Baran tarafından kesici aletle kızının gözleri önünde boğazı kesilerek öldürüldü. Cinayet sırasında kaydedilen videoda Emine Bulut “Ölmek istemiyorum” demesi tüm Türkiye’yi derinden etkiledi. Emine Bulut’u öldüren boşanmış olduğu Fedai Baran’ın verdiği ilk ifadede “bana hakaret edince sinirlenip yanımda gezdirdiğim bıçakla vurdum” dedi. Mahkemelerde iyi hal indirimi almak için türlü bahaneler uydurulması 2019 yılında da davalarda çokça duyduğumuz sözler oldu. Ancak hiçbir bahane kadın cinayetlerini meşrulaştıramaz, adaletin sağlanması için kadın cinayeti davalarında indirimlerin sınırlandırılması talebimizi yineliyoruz. Emine Bulut’un boşandığı erkek tarafından öldürülmesi 2019 yılı kadın mücadelesinin kırılma noktalarından birisi oldu. Günlerdir, aylardır, yıllardır sokaklarda, sosyal medyada, raporlarımızda söylediğimiz gibi kadına karşı şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar vahşileştiğini ve acil bir şekilde önlemlere ve düzenlemelere ihtiyacımız olduğunu tekrardan gün yüzüne çıkardı ve ortaya çıkan tepki kamuoyunda çok büyük yankı yarattı.
Emine Bulut’un öldürülmesinin ardından, Denizli’de 23 yaşındaki Hafize K. boşanmak için mahkemeye başvurmasının ardından evli olduğu Uğur K. tarafından sokak ortasında 4 yaşındaki kızlarının önünde boğazından bıçaklandı.
134 KADIN EŞİ TARAFINDAN ÖLDÜRÜLDÜ: 2019 yılında öldürülen 474 kadının 152’sinin kim tarafından öldürüldüğü tespit edilemedi, 134’ü evli oldukları erkek, 25’i eskiden evli olduğu erkek, 51’i birlikte olduğu erkek, 8’i eskiden birlikte olduğu erkek, 29’u amcası, eniştesi, evli olduğu erkeğin babası, kardeşinin evli olduğu erkek gibi akrabalık ilişkileriyle bağlı olduğu kişiler, 19’u tanıdık, 15’i babası, 13’ü kardeşi, 25’i oğlu, komşusu, çocuğuyla aynı okulda veli olan kişi gibi tanıdığı kişiler, 3’ü de tanımadığı kişiler tarafından öldürülmüştür.
KADINLARIN LAS TESİS PERFORMANSI BÜTÜN ENGELLERE KARŞI GERÇEKLEŞTİ: Şili’de kadına karşı şiddeti protesto etmek için gerçekleştirilen Las Tesis performansı Türkiye’de de polisin türlü engellerine rağmen Kıbrıs’tan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, Düzce’den, Antalya, Konya, Mersin, İzmir, Ankara, İstanbul, Kuşadası, Kaz Dağları’na kadar birçok farklı noktada gerçekleşti. İlk olarak İstanbul’da gerçekleşen Las Tesis performansına yapılan polis saldırısı ve ters kelepçe ile gözaltıların yapılması ardından ülkenin dört bir yanından destek mesajları yağdı.Yasayı ve sözleşmeyi uygulamayan yetkililer bir yana, bu maddelerin uygulanması için gece gündüz çaba gösteren bizler gördük ki kadına karşı şiddette sorumlu olanlar bizi polis şiddetine karşı dahi koruyamadı. Bizler şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuz ve mücadele ettiğimiz gibi aynı şekilde mücadelemize devam ediyoruz. Las Tesis’in Türkçe versiyonunun sosyal medyada parça parça söylenmesiyle yayılan hareket kamuoyunda çok büyük yankı uyandırdı, uyandırmaya da devam edecek.
KADINLARI DEĞİL KATİLLERİ DURDURUN: Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadın cinayetlerinin durdurulması, kadına karşı şiddetin son bulması ve çocuk istismarlarının önlenmesi için mücadele edenlere saldırıldı ve ters kelepçe ile gözaltına alındı. Bu saldırılara kadınlar hem sokaklarda, hem de sosyal medyadan #KadınlarıDeğilKatilleri durdurun diyerek karşılık verdi.
Emine Bulut cinayetinden sonra Eylül ayında, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, kadın cinayetleri için “gerekirse anayasayı değiştiririz” demişti.
Las Tesis’e karşı saldırılara kamuoyundan gelen büyük tepkiler neticesinde Bakanlık 6284 sayılı kanun için yıllardır mücadelesini verdiğimiz bir genelge yayınladı. Bu genelde 6284 sayılı Koruma Kanunu’nun uygulanması için genelge mücadelesini yıllardır veren kadınların geç bile kalmış bir kazanımıdır. Mücadelemizin bir kazanımı olan genelge içeriğinde birçok boşluk barındırmakta ve sosyal medya paylaşımlarına yönelik “gizlilik” düzenlemesine sahiptir. Başka Şule Çet’ler, Aysun Yıldırım’lar, Rabia Naz’lar olmasın diye şimdiye kadar nasıl susmadıysak, bundan sonra da susmayacağız. / DUVAR