Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından satır başları şöyle:
‘Türkiye faili meçhuller ülkesi olmamalı’
“Sekiz yıl önce Hrant Dink öldürüldü. Sekiz yıldır asıl faillerin ve arkasındaki örgütün ortaya çıkmasını bekliyoruz. Türkiye faili meçhuller ülkesi olmamalı. Bu ülkenin hiçbir yurttaşı faili meçhule kurban gitmemeli. Eğer bir kişi öldürülüyor katlediliyorsa failleri yakalamak arkasındaki örgütleri ortaya çıkarmak hükümetlerin temel görevidir.
“Sekiz yıldır olmadı bekliyoruz. Dönemin başbakanı dedi ki “bu cinayet aydınlatılacaktır. Ankara’nın karanlık dehlizlerinde bu kaybolmayacaktır” dedi. Yine bekleyeceğiz, failler ortaya çıkıncaya kadar. Biz kendi ülkemizi ve yurttaşlarımızı seviyoruz. Kimliği inancı yaşam tarzı ne olursa olsun herkese kucağımızı açıyoruz.
Yolsuzluk soruşturması
“Komisyonda görev yapan 9 kişi hariç, onlar vicdanlarını sattı, AKP’li vekillere sesleniyoruz, oy kullanırken madem ki kapalı bir yere gireceksiniz. Bir vicdanınıza sorun. Peygamberin sözlerini kulaklarınıza getirin. Ben umudumu yitirmiyorum. Parlamentonun namusuyla görev yapmasını istiyorum.
“Bu Parlamento kirliliği kabul etmez” diyen CHP lideri, haklarında oylama yapılacak eski bakanlar Egemen Bağış, Muammer Güler, Erdoğan Bayraktar ve Zafer Çağlayan’a da şu sözlerle çağrıda bulundu:
“Parlamento kirliliği kabul etmez. Kirliliği bulaştırmayalım. Çocuklarımıza karşı ahlaki sorumluluğumuz var. 4 sayın bakan istirham ediyorum, yürekli olun, korkmayın Yüce Divan’a çıkmak istiyoruz deyin. Korkunun ecele faydası yok. Kurtulacağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Aklanmak istiyorsanız aklanan, gün gelir yine hesap verirsiniz.
Charlie Hebdo saldırısı
“Hayatımda böylesine alçakça bir suçlamayla karşı karşıya kalmadım. Eskiden beri bizi suçluyorlar, dinimizi inancımızı sorguluyorlar. Sen kim oluyorsun, sana bu yetkiyi kim verdi.
“Devlet adamı doğruları söyleyen adam demektir. Tipik örneği Hollande. Paris saldırısı sonrası yaptığı açıklamada Müslümanlıkla terörü birbirinden ayırdı. Yine Merkel de aynı şekilde. İşte devlet adamlığı budur.
“Sayın Davutoğlu saldırı sonrası Paris’e gitti. Biz hiçbir zaman şu eleştiriyi yapmadık. Siz karikatür çizen insanlara destek vermek için buraya gittik demedik. Meydanlarda söylediği şu: CHP Hz. Peygambere hakaret eden karikatürleri savundu. Hayatımda böylesine alçakça bir suçlamayla karşı karşıya kalmadım. Alçak diyeceğim de alçağın da bir sırası var. Devlet adamlığı bu mudur? Böyle bir şey olabilir mi? İnsanların yüreklerine kin tohumu ekmek bir başbakana yakışır mı? Gerçi başbakan diyoruz ama sanal başbakan. Böylesine bir iftira nasıl atılır?
“Bizim en büyük özelliğimiz, bütün yurttaşlarımız öğrensin; CHP hiçbir zaman hiçbir kutsalın karşısında olmamıştır. 4 kitabı da hak biliriz. Eskiden beri bizi suçluyorlar, dinimizi inancımızı sorguluyorlar. Sen kim oluyorsun, sana bu yetkiyi kim verdi.
“Ekan Ala “peygamber gurura kapıldı biz kapılmadık” dedi. Davutoğlu’na soruyorum, kim peygambere hakaret ediyor. Bunlar dini siyasete alet ediyorlar. İktidarda kalmak için yapmayacakları şey yoktur. İktidarda kalmak için her şeyi satarlar, her şeyi istismar ederler. Bunları iyi tanıyın. Hani Ahmet Arif diyor ya, bunlar engerekler ve çiyanlardır.
“Bunu yapan insanların yakından uzaktan Müslümanlık’la ilişkileri yok. Sevgili Peygamberimizin bir sözü var; Sizlerden güçlü biri hırsızlık yapınca serbest bıraktırlar, zayıf biri hırsızlık yapınca cezalandırdılar. Sizlerden öncekiler bu yüzden helak oldu.
Şeffaflık projesi
“Çok önemli bir projemiz var. TBMM’de iç tüzüğü değiştireceğiz ve kesin hesap komisyonu kuracağız. Yani bütçe harcandıktan sonra paraların nerelere harcandığını gösteren kanun. Kesin hesap komisyonunun başkanı muhalefetten olacak, iktidardan değil. iktidar muhalefete hesap verecek. Halk partisi olarak iktidar olduğumuzda ilk yapacağımız işlerden birisi budur. Biz korkmuyoruz, çünkü biz çarpmayız, çırpmayız. her kuruşun hesabını biliriz.