Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kemal Karaoğlu, arının küçük olduğunu ancak etki alanının çok büyük olduğunu belirterek, “Özellikle arı ölümleri her geçen gün artıyor. Meyve ağaçlarının nektarin, japon eriği çiçek açmaya başlamak üzere. Arılar, bitkilerdeki tozlaşmayı ve döllenmeyi sağlayan canlılardır. Bir çiçekteki poleni alıp diğer çiçeğe konduğu zaman ve o arada polenlerin taşınması yoluyla bitkilerde döllenmeyi sağlayan bir canlıdır. Burada en fazla dikkat edilmesi gereken konuların başında Ziraat mühendislerimizin veya zirai ilaç bayilerimizin, çiftçilerimize ilaçları verirken arı faaliyetlerinin az olduğu ve olmadığı dönemlerde ağaçların ilaçlanmasının tavsiyesinde bulunulması gerekir. Bu konuda hem çiftçilerimize hem de Ziraat Mühendislerimize uyarıda bulunuyoruz” diye konuştu.
Arıların insanoğlunun besin kaynağı olduğunu vurgulayan Karaoğlu, tarımın olmazsa olmazı olduğunu söylediği arıları korumak için çiftçilerin yabancı ot ilaçlamasını yaparken de özellikle arı faaliyetinin olmadığı dönemlerde sabah erken saatlerde veya gece bu ilaçlamaların yapılması gerektiğini söyledi.
‘TARSUS’TA 12 BİN KOVAN ARI ÖLDÜ’
Mersin İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Ali Topril de, 4 yıldır bu arı zehirlenmelerinden dolayı Mersin’de, Hatay’da, Adana’da arıcılık faaliyetinin bitme aşamasına geldiğini kaydetti. Arılarda inanılmaz bir zehirlenme olduğunu belirten Topril, “Çiftçilerin özellikle merdiven altı ilaçlar kullanmamasını öneriyoruz. Özellikle bu tarlalarda kullanılan ot ilaçları, çiçek döneminde verildiği için arılar, araziden aldığı poleni direk götürdüğü için bu zehirlenme bir hafta devam ediyor. Bizler hiçbir çiftçiye ilaç kullanmayın diyemeyiz ama merdiven altı ilaç kullanılmasın. Şunu net söylememiz gerekir, arıcılık biterse çiftçilikte biter. Bizde sadece Tarsus’ta 12 bin kovan arı öldü. Narenciye üretiminin olduğu her yerde yaşanıyor bu ölümler, ne yazık ki” diye konuştu. / Evrensel