HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Van’da yaptığı seçim çalışması öncesi basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Halkın yapılan çirkin seçim çalışmalarına itibar etmemesi gerektiğini ve AK Parti’nin çok kirli bir seçim propagandası yaptığını ifade eden Yükseldağ, “Van halkı bu kentte kimin nasıl oy topladığını yakından takip ediyor. Bu kentti adeta polis ve asker kuşatması altına alan AKP anlayışı polis ve askerle seçim çalışması yürütüyor” dedi.
Seçmenlerin tehdit edildiğini de söyleyen Yüksekdağ, “Bu kentte birileri eşkıyalıkla oy topluyorsa AKP’nin kendisidir. Bu kentte artık AKP’ye çıkacak bir vekil yoktur. AKP’nin baskıyla tehditle oy toplaması mümkün değildir. Bu kent bunu kabul etmez. Van halkı 1 Kasım’da cevabı verecektir AKP’ye” ifadelerini kullandı.
DİHA’nın haberine göre Yüksekdağ’ın konuşmalarından öne çıkanlar şöyle:
“Bu seçim Türkiye’nin bütün kentlerinde olduğu gibi Van’da da zorunlu bir seçim çalışması yürütüyoruz. Türkiye halklarına bir zorunlu seçim dayatıldı. Halklar bunu kabul etmez. Olağanüstü şartlarda seçime gidiyoruz. 7 Haziran seçimleri sonrası AKP ve saray normal yollardan iktidarda kalmayacağını görünce baskılarını arttırdı. Partimiz 7 Haziran’da maruz kaldığı baskılardan 5 kat daha fazlasını yaşıyor şimdi. Baskılar kesinlikle duruşumuzdan taviz verdirmez. Bu seçim süreci boyunca bizlere yapılın baskılar asla görülmedi.”
‘Türkiye halklarının ileriye gitmesine izin vermiyorlar’
“Aslında sistem çok önceden tıkanmıştır. 13 yıllık AKP iktidarı boyunca demokratik reformları gerçekleştiremediler. Ellerindeki gücü demokrasi ve çözümden yana kullanmadı. 7 Haziran’da Türkiye halkları AKP ve sarayın planını gördü, oyunu tekçiliğe ve tek adam hegemonyasına karşı kullanarak zengin bir vekil tablosu çıkardı. Egemen siyaset yıllarca halka 3 şık verdi. HDP ise bu şıkları 4’e çıkardı. Halklarımızın seçeneklerinin artmasına karşı büyük savaş başladı. Türkiye toplumunun kendi bağımsız seçeneğine karşı topyekün bir savaş devreye konuldu. AKP’nin hegemonyasına halkları geri götürmek istiyorlar. HDP’ye verilen her oy yeni Türkiye ile eski Türkiye’ye verilen oydur. Paçalarımıza yapışmışlar Türkiye halklarının ileriye gitmesine izin vermiyorlar.”
‘Karşımızda korsan bir hükümet var’
“Askeri operasyonlarda ısrar edenlerin tek bir amacı vardır, o da yeni bir rejime adım atılmasıdır. Saray fiili olarak yönetime el koymuştur. Seçilmemiş bir başbakan ve hükümet vardır. Karşımızda korsan bir hükümet var. Vekil seçilmeden atanarak oluşturulmuş bir hükümet vardır. 5 aydan bu yana korsan bir iktidar tarafından Türkiye yönetiliyor. Hukuku, anayasayı ayaklar altına alarak Türkiye’yi yönetiyorlar. 82 anayasasını bile geride bırakarak hukuksuzluk yapıyorlar. Türkiye halkalarına facia yaşatıyorlar. Halklarımız 1 Kasım sabahı ne yaşayacağını bilmiyor. Bu korkuyu dayatıyorlar.”
‘1 Kasım’da onlara izin verirsek savaşa çekecekler’
“Cunta yönetimi gibi darbe yapılıyor. AKP hükümeti döneminde cunta darbe döneminden daha gerileri gittik. Cuntayı neredeyse aratacak bir baskı ve faşizan saldırıyla karşı karşıyayız. Karşımızda 1 Kasım seçimlerini de tanımayacak bir yapı var. Türkiye’yi zorla seçime götürenler utanmadan 1 Kasım seçim sonuçlarını tanımayacaklarının mesajını veriyorlar. Demokrasinin son kalan dallarını tutmak için çok daha dik kararlı bir duruş takınmamız lazım, 400 vekil çıkaramadılar diye toplumda savaş fitillerini ateşlediler. Onların 1 Kasım’da kazanmasına izin verirsek, Türkiye halklarını daha büyük bir savaş içerisine çekecekler. Kendilerinin iktidarı için gençlerimizi feda ediyorlar.”
‘Cumhuriyetin yıl dönümünde saray cumhuriyetini hedefliyorlardı’
“Cumhuriyetin ilan edilişin yıldönümü. 97 yaşında olan cumhuriyet hala demokratik bir cumhuriyet olamadı. 7 Haziran’da AKP cumhuriyeti kurmaya çalıştılar. Bugün cumhuriyetin yıl dönümünde saray cumhuriyeti kurmayı hedefliyordular. HDP onların saray cumhuriyeti hayallerini suya düşürdü. AKP Alevileri, Kürtleri, kadınları, gençleri reddederek kendini koruyabilmesi mümkün değildir. 21’inci yüzyılda kendini bu yöntemle koruması mümkün değildir. Karşımızdaki bu faşist yapı sistemin ve rejimin demokratikleştirilesi talebini görmeyerek bu talepleri ayaklar altına aldı. Halkın iradesini kabul etmediler. Bizim mücadelemiz halkın iradesini kabul ettirmek demokrasiyi getirmektir.”
‘Halkımızın desteğiyle başaracağız’
“Vanlılar bu gerçekleri görüyor. Vanlılar kendilerine yönelik tehditleri görmektedir. Başbakan, Van meydanında beyaz Toroslarla halkı tehdit ederken, Van’da halk aylardır siyah ciplere karşı mücadele etmekte. Her gün bu topraklara cenazeler gelmekte. Van sokaklarında gençlerimiz katlediliyor. HDP adına sahte bildiriler dağıtıyorlar. Akıl tutulması yaşıyorlar. Halkımıza oy karşılığında rüşvet teklif ediyorlar. Gayri ahlaki tüm politikaları Van’da devreye soktular. Bu ahlak dışı saldırılar karşısında Van halkı tutumunu haklı olandan adaletten yana kullanacaktır. 1 Kasım’da halkımızın desteğiyle başarıyla çıkacağız.”