HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Nürnberg'te Yeni Gün Kültür Merkezi ve Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu'nun, genel seçimlere ilişkin düzenlediği bir panele katıldı.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da yapılacak genel seçimlere değinen Yüksekdağ, Avrupa'daki milyonlarca işçinin kullanacağı oyların önemine işaret ederek, mutlaka oylara sahip çıkılması gerektiğini belirtti.
'ARTIK HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK'
"Demokrasiden yana, özgürlükten, barıştan, insan haklarından ve insanlıktan yana olan kişilerin vereceği oylar bu seçimlerde oldukça önemli olacaktır. Türkiye, dünya ve Ortadoğu yeniden bir oluşum süreciyle tarihi bir süreç yaşıyor, yeni dengeler oluşuyor, yüz yıllık yapay sınırlar değişmek üzere. Kobanê ve Şengal'de verilen mücadeleyle gelinen aşamayı dünya görmüş durumda. Herkesin kendi hesap kitabını yaptığı bir süreç var" diyen Yüksekdağ, seçimlerin böylesi bir sürece denk gelmesinin önemli olduğunu ifade etti. Yüksekdağ, şöyle konuştu:
"Herkesin bir politika belirlediği böylesi bir ortamda bizlerin politikasız kalması elbette mümkün değildi. Bizim de bu süreçte politikamız açık ve net. Halkların çıkarına olan ortak, eşit, demokratik siyaset temelinde geleceğin siyaseti olan HDP siyasetidir.
Üç yıl önce Rojava'daki kantonların oluşumu ve son Kobanê saldırıları ve halkların demokratik çizgisinin zaferi bize yeni bir yaşam olanaklarını müjdeliyor. Burada artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Yeni yaşam yalnız belli bir halkın yaşamı değil, burada yaşayan tüm halkların, Türkmenlerin, Kürtlerin, Türklerin, Êzîdîlerin; burada var olan bütün halkaların özgür ve eşit yaşamıdır."
'YENİYİ İNŞA ETME VE KURMA SEÇİMLERİ OLACAK'
Ortadoğu'da inşa edilen bu yeni yaşam tarzını ortadan kaldırmak için yaklaşık bir yıldır uluslararası güçler ve özellikle Türk devletinin kendilerine has politikalarının söz konusu olduğunu kaydeden Yüksekdağ, şöyle devam etti:
"İki çizginin savaşı söz konusudur. Biri; emperyalizmin, onun yerli ortaklarının, Türk devletinin, eskiyi temsil eden gericilerin çizgisi. Birisi de; yeni yaşama ait halkların demokratik çizgisi. Bu seçimler Ortadoğu'da yeni kurulan bu yaşam tarzının Türkiye ile ortaklaşması seçimleri olacağı için oldukça önem veriyoruz. Yeniyi inşa etme ve kurma seçimleri olacaktır.
Ortadoğu'da IŞİD adı altında bölgeyi yeniden düzenleme savaşı olarak bilinen bir vekalet savaşı acımasızca sürdürülerek buradaki mazlum halklar yok edilmek isteniyor. Böylesi acımasız çeteler savaşında devrimcilerin, demokratların, insanlıktan yana olanların tavırsız kalmaları elbette mümkün değildir.
Bu seçimler bölgenin yeniden dizaynına karşı emekçilerin, halkların, devrimcilerin ve tüm azınlıkların kendi öz politikalarıyla 'dur' deme siyaset ve anlayışının ilk defa uygulanması olacağı için oldukça önemlidir."
Yüksekdağ, "Türkiye halklarının bir ayağına AKP, diğer ayağına CHP prangası takılmıştır. Bu prangaları söküp atmak bizlerin görevidir. Biz bu prangaları söküp atarak halkların özgür yaşamını,demokratik yaşamını yeniden yaratacağız" dedi.
'SADECE BARAJI DEĞİL, TÜM SINIRLARI AŞACAĞIZ'
Yüksekdağ, barajın aşılıp aşılamayacağı yönündeki soruyu yanıtlarken, "Bizler Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde on barajını çoktan aştık. Baraj sorunumuz zaten yok. Türkiye halkının bize vereceği oy oranının en az yüzde on beş olduğu gözükmektedir. Ayrıca bizim mücadelemiz yalnız seçimlerle bağlantılı bir mücadele değildir, çizdikleri tüm sınırları, tüm barajları aşacağız. Baraj bizim sorunumuz değil, AKP'nin sorunudur. Biz mücadelemizi barajlara bakarak yürütmeyiz, özgür mücadelemizi yürütürüz" diye konuştu.