‘KAÇMASINI GEREKTİRECEK BİR KAYGI YOK’
Hakim, Kılıç’ın “Zaman gazetesi genel yayın yönetmenin kız kardeşinin eşi olup, akrabalık durumu” ifadesi ile akrabalık ilişkisi tutuklama gerekçesi olarak açıklanmış. Ayrıca Kılıç’ın Bylock kullandığı yönünde 2012 yılından geriye dayanan iddialar ve ‘kaçma şüphesi’ gerekçe gösterilerek tutuklanmasına karar verdi.
Avukatları müvekkillerinin serbest bırakılması için çağrıda bulunarak, Kılıç’ın çok rahat bir şekilde yurt dışına giriş çıkış yapabileceği fakat kaçmasını gerektirecek bir kaygısının hiçbir zaman olmadığını söyledi: “Avukat Taner Kılıç ulusal ve uluslararası camiada saygın, temsil kabiliyeti olan tanınmış bir insan hakları savunucusudur, tutukluluk gerekçesinde iddia edildiği gibi kaçma şüphesi olduğu asılsızdır. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ve öncesinde müvekkilimizin hayatında hiçbir değişiklik olmamış mesleği ve Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi yönetim kurulu başkanı olması nedenleri ile aksine kamu kurum ve kuruluşları ile sıklıkla irtibatı olmuştur, çok kolay yurt dışına seyahat edebilme ve ülkeden ayrılma imkanına sahiptir. Kaçmaya yönelik hiçbir girişimi yoktur zira kaçmasını gerektirecek bir kaygısı da yoktur.”
‘TUTUKLANMASI SORU İŞARETLERİ YARATMAKTA…’
Avukatlar, müvekkillerinin bu gerekçelerle tutuklanmasının vicdanlarda ve akıllarda soru işareti yarattığını belirterek son olarak şunları söylediler: “Avukat Taner Kılıç, farklı kesimlerden insanların güvenini ve kefaletini kazanmış. Bir an önce yargının bu yanlıştan dönmesi için tüm hukuki yollar tarafımızca kullanılacak.”