PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Suriye’de 5’inci yılına giren iç savaş buna dayalı olarak geliştirilen toplantı ve kongrelere ilişkin Hawar Haber Ajansı’na (ANHA) konuştu.
Müslim’in açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“Viyana toplantısında 17 devlet katıldı. Katılımcılar konulara göre söz alıp fikirlerini ortaya serdi. Viyana toplantısında aynı temel nedenler üzerinde ve 9 ayrı konuda uzlaşı sağlandı. Bütünlüklü bir muhalefetle Cenevre-1 yol haritası olmalı.
“Cenevre toplantısında bir başka aşamaya geçilmesi belirlendi. Esad’ın olması veya olmaması konuşulmadı. Ama Viyana’da bu konu netleşti. Geçiş sürecinde rejim yanlıları da olabilir. Her şekilde Esad’ın gidişi, olmazsa olmaz şarta bağlandı. Bunu biz ve bizim gibi düşünenler de dile getirdi.
“Riyad toplantısını organize eden tarafların Suriye’deki kaosa siyasi çözüm istemediğini daha başta tahmin etmiştik. Bu tahminlerimiz de yerindeydi. Riyad’ta terörist gruplar; DAİŞ, Ehrar El-Şam ve El-Nusra başka isimlerle katılımcı olarak orada bulunuyordu. Bu da gösteriyor ki sorunun siyaseten çözüme kavuşmasını istemiyorlar.
“Kürt mücadelesini yok sayıp Suriye’de çözüm beklemek olmaz. Kürt mücadelesi demokratik Suriye’de çözümün çerçevesidir. Bu nedenle de Riyad toplantısına çağrılmadık. Bazı kesimler bizi ayrı tutmak, uzaklaştırmak için sürekli bir çabanın içindeler. Bu kesimler Ortadoğu’da Kürtlerin statü sahibi olmasını istemiyorlar.
“Suriye’deki Kürtler ve Rojava’daki oluşumlarla birlikte demokratik, ortak ve eşit bir sistem inşa edildi. Fakat Riyad toplantısı gibi yerlere çağrılmamızın nedeni Kürtlerin öncülük ettiği demokratik ulus perspektifli demokratik özerklik sisteminin Ortadoğu’da yayılmasını istemiyorlar. Aslında Kürt düşmanlığı gütmemeleri gerekirken, sürekli Rojava’ya dönük antidemokratik duruş sergiliyorlar.”