İsmail Saymaz’ın Radikal’deki haberine göre, Berkin Elvan'ın Gezi Parkı eylemleri sırasında başından biber gazıyla vurularak öldürülmesine ilişkin soruşturmada, savcılığın 13 aydır isimlerine ulaşıp ifadesini alamadığı komiser ve polis memurlarının, İçişleri Bakanlığı tarafından atanan polis müfettişlerine ifade verdiği ortaya çıktı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce 16 Temmuz 2013’te Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Dairesi Başkanlığı’na gönderilen ‘Değerlendirme Notu’ adlı evrak, Elvan’ın öldürülmesine ilişkin soruşturma dosyasına girdi. Değerlendirme Notu’nda, 16 Haziran 2013’te saat 01.00’de 250 kadar göstericinin otoyolu trafiğe kapattığı ve polise taş attığı ileri sürüldü. Çevik Kuvvet Şube Müdür Yardımcısı Z.K.’nin talimatı üzerine müdahale edilen grubun Örnektepe Köprüsü üzerine ve Mahmutşevketpaşa Mahallesi’nin ara sokaklarına dağıldığı; polise taş, havaifişek, molotofkokteyli, el yapımı bomba ve bilye attıkları savunuldu. Polisin üç kez ihtarına karşılık molotofkokteyli ile yanıt verildiği iddia edildi. Z.K.’nin talimatı üzerine göstericilere “uygun ve yeterli oranda” gaz ve tazyikli su sıkıldığı anlatıldı. Müdahalede gözaltı işleminin yapılmadığı ve bir polisin yaralandığı belirtildi. Aynı gün içinde hazırlanan ikinci notta da, saat 14.00’ten sonra eylemlerin başladığı, Z.K.’nin emriyle müdahale edildiği kaydedildi. Raporlarda, Elvan’ın yaralanması olayına yer verilmedi.
‘Biz yapmadık, eylemciler yaptı’
Dosyaya ayrıca İçişleri Bakanlığı’na bağlı polis müfettişlerince alınan ifade tutanakları da girdi. Aralarında Z.K.’nin de olduğu amir ve memurların, bugüne kadar adları bilinmediği için savcılıkça dinlenmediği ortaya çıktı.
Komiser Z.K., ifadesinde, saat 06.30 sularında Okmeydanı girişindeki P. marketin önüne çekilip burada konuşlandıklarını kaydetti. Mithatpaşa ve Piyalepaşa caddeleri üzerindeki molotofkokteylli gruplara müdahale ettiklerini belirten Z.K., Elvan’ın görevli oldukları süre içinde yaralanmadığını iddia etti. Kuloğlu, şöyle dedi:
“Bu müdahaleler ve olaylar esnasında benim ve personelin şahit olduğu yaralanma hadisesi olmadı. Telsizlerden de böyle bir olayın olduğuna dair bilgi geçmedi. Böyle bir olay meydana gelseydi mutlak surette olay yerine polis ve göstericilerce ambulans çağrılırdı. Ya da olay yeri ve çevresindeki giriş çıkışlarda polisler tarafından fark edilirdi. Çevik Kuvvet görevlileri olarak bu bölgede olduğu iddia edilen hadiseyi birkaç gün sonra basın marifetiyle duyduk. Yaptığımız araştırmada, böyle bir hadiseye olay yerinde görevli Çevik Kuvvet görevlileri tarafından karışılmadığı ve meydana gelmediği tespit edilmiştir.”
Kuloğlu ayrıca, Okmeydanı’nda görev yapan Çevik Kuvvet mensupları başka bölgelerden buraya kaydırıldığı ve evlerinden çağrıldığı için isimlerin görev listelerinde görünmediğini belirtti.
Komiser A.Y. de gaz silahı kullanan polisleri uyardığını belirterek, “Şahısların bedenine yönelik herhangi bir atışta bulunmadılar” dedi. Komiser A.Y., şöyle devam etti:
“Eylemcilerle 50 metreden daha yakın bir mesafeden temasımız olmadı. Bu sebeple gaz silahı kullanan arkadaşların yakın mesafeden eylemciye gaz kullanması mümkün değildir. Gaz silahını zaten taşlı, molotoflu kalabalık gruplara karşı kullanırız. Münferit şahıslara veya 1-2 kişilik gruplara kullanılmaz. Görev yaptığımız zaman diliminde gaz silahıyla yaralanan kimse olmadı. Yaralanan biri olması durumunda kesinlikle fark ederdik. Eğer bilgimiz haricinde yaralanan kimse olduysa büyük ihtimalle eylemcilerin attığı bilye, taş ya da havaifişekle olmuştur.”
Komiser K.E.H. ise Elvan’ın vurulduğu ifade edilen saatlerde çevredeki esnafla çay içip sohbet ettiklerini ileri sürürek, “Kimse de gaz silahıyla birisinin yaralandığına dair bize birşey söylemedi. Eğer (yaralanan) bir kişi eylemci de olsa polis de olsa muhakkak ambulans çağrılır veya polis araçları vasıtasıyla hastaneye sevki sağlanır. Bizim müdahalemizde kesinlikle kimse yaralanmadı. Bilgimiz haricinde birisi yaralandıysa büyük ihtimalle eylemcilerin attığı fişek veya taştan olmuştur” diye konuştu. Elvan’ın vurulma anı olduğu kaydedilen görüntüleri çeken TOMA’da operatör olarak görev yapan M.A., “Bulunduğumuz konum itibariyle bir yaralanma olsa idi görüş açımız iyi olduğundan görürdük. Oraya bir ambulans, hasta nakil aracı gelmediği gibi telsizden de böyle bir konu geçmedi” dedi. Aynı TOMA’da sürücü olarak çalışan C.A. ise, “Bizim müdahalemiz kesinlikle olmadı. Herhangi bir kişi bu noktada, bu saat diliminde yaralandıysa bile büyük ihtimalle eylemcilerin attığı havaifişek ya da sapandan olabilir. Bizim yaralamamız söz konusu değildir” dedi. / T24