DAİŞ çetelerinin Rojava’da ağır darbe aldıktan sonra Başur Kürdistanı topraklarına saldırmasının üzerinden tam bir yıl geçti. Çeteler 9 Haziran 2014'te ellerini kollarını sallaya sallaya Musul'dan sonra aldıkları güçle 3 Ağustos 2014'te Şengal'e girip burada bir Ezidî katliamı gerçekleştirmiş, 6 Agustos 2014'te de Maxmur'a ve hemen akabinde Kerkûk’e saldırmışlardı.
Bir yıllı sürede Şengal, Maxmur ve Kerkük'ün çeşitli yerlerinde rol oynayan HPG ve YJA-Star gerillalarından Kerkük cephesinde bulunanlarla ve yine bu alanda bulunan peşmerge ve halkla konuştuk...
'FEDAİ RUHLA HALKIMIZI SAVUNMAYA GELDİK'
HPG gerillası Andok Serhildan: "Başur Kürdistanı'na gelmemiz çok yönlü ve stratejik bir durumdu. O gün burada bulunmamızın nedeni, 35 yıldır halk ve hareket olarak aldığımız kazanımların sonucuydu. Özellikle Rojava'daki Kürt halkının kazanımlarına karşı ortaya çıkartılan DAİŞ çetelerinin yaratılan değerlere karşı saldırıları gerçekleşti. Tabii bu saldırılar karşısında halkımız güçlü bir direniş gösterdi ve çetelerin hiçbir kazanım elde etmemelerini sağladı. Rojava'dan bir şey elde edemeyeceklerini anlayınca bu sefer yönünü KDP'nin sözde güvenliği altında bulunan Güney Kürdistan halkımıza saldırısı gerçekleşti. Biz de HPG gerillaları olarak fedai bir ruhla halkımızı savunmak için Başur Kürdistanı'na geldik. Çünkü çeteler Musul'dan sonra Şengal, Maxmur ve Kerkük'e stratejik öneminden kaynaklı saldırdı.
Asılında burada bir direniş gerçekleşmeseydi çok büyük katliamlar yaşanabilirdi. Çünkü Kerkük yalnızca jeostratejik konumuyla değil, aynı zamanda yeraltı zenginlikleriyle de dünyada önemli bir konuma sahiptir. Bundan dolayı bin yıllardır bu topraklar üzerinde savaşlar, katliamlar yaşanıyor. Bizim için Kürdistan'ın her dört parçası birdir. Başur, Bakur, Rojhilat ve Rojva Kürdistanı'nda yaşayan halkımıza geliştirilen saldırılar karşısında gerilla her zaman tek yürek olup savunma yapacaktır. Gerillanın halkın üzerindeki etkisi hala ilk günkü gibi devam etmektedir. Biz HPG gerillaları olarak Maxmur-Kerkük hattında savunmasında üzerimize düşen görev ve sorumluluğu şu ana kadar yerine getirdik ve getirmeye de devam edeceğiz."
'SORUMLU PARTİ VE ÖRGÜTLER ROLÜNÜ OYNAMADI'
YJA-Star gerillası Zelal Newal: Güney Kürdistan'a DAİŞ'in saldırıları çok ağır ve çok yönlü olarak gerçekleşti. Musul'u denetimine alan DAİŞ çeteleri Şengal'de büyük bir katliam gerçekleştirdi. Sonrasında da Maxmur'a saldıran çeteler burayı da denetimlerine alarak Hewler'i düşürmeyi umut ediyorlardı. Bu süreçte ne yazık ki sorumlu parti ve örgütlerin rolünü oynamamasından dolayı binlerce kadın, çocuk DAİŞ tarafından öldürüldü ya da kaçırıldı. Tam da bu süreçte Başur'un savunmasına gelmemiz çok tesadüfi bir durum değildi. Bizim temel sorumluluğumuz ve bizden beklenen bir durumdu.
'KÜRT KADINLARI ÖNEMLİ KAZANIM ELDE ETTİ'
Geçen bir yıllık süreçte yine çok yönlü saldırılar gerçekleşti. Bununla beraber Kürt güçleri yani gerilla, peşmerge ve yerel milisler beraber tarihi direnişler sergilediler. Tarih boyunca Başur halkının üzerinde çok yoğun bir savaş konsepti ve politikaları gerçekleşmişti. Gerillanın gelmesi kendilerine büyük bir umut verdi. Bu yaşanan savaşın toplumda en çok kadını etkilediği şüphesiz bir gerçekliktir. İlk süreçte YJA-Star gerillaları olarak geldiğimizde köylerde tek bir kadın görmek mümkün değildi. Biz YJA-Star gerillaları olarak birçok köyde halkın kendi öz savunmasını oluşturmalarında yardımcı olduk. İlk süreçte 'merhaba' bile demeyen kadın şimdi oturduğunda saatlerce tartışabilecek bir yapıya sahip bir duruma geldi. Büyük bir başarı olarak yorumlayabiliriz. Bu da Kürt kadınlarının elde ettiği bir kazanım olarak kayda değerdir.
YJA-Star gerillası Yıldız Cudi: Başur Kürdistanı'na gerillanın gelmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Kürt halkı için tarihi bir yıl oldu. İlk kez gerillanın ve peşmergenin düşmana karşı ortak bir direnişi gerçekleşti. Çağrılar sonucunda Başur Kürdistanı'na gelmemizle beraber halkın çok yoğun ilgisi, umudu ve istekleri yaşandı. Bu bizim için kutsaldır. Peşmergelerle beraber aynı mevzide savaşmamız tarihi bir durumdur. Yeni bir sürecin başlangıcıdır. DAİŞ'e karşı peşmergelerle beraber savaşmamız Kürt birliğinin oluşması açısından önemli rol oynayacaktır. Kürt birliğine karşı gerçekleştirilen komplolar boşa çıkartıldı.
'GERİLLA HER YERDE ÖN CEPHEDE YER ALIR'
Özellikle Kerkük güneyinde DAİŞ'in saldırıları halen devam etmektedir. Halen DAİŞ'in elinde bulunan stratejik noktalar var. Özellikle Kakai köyleri ve stratejik konuma sahip bazı köyler ve Kerkük-Bağdat yolu DAİŞ tarafından hedef alınmaktadır. Yapılan tüm saldırılar gerilla ve peşmergenin direnişleriyle kırılıyor. Gerilla zengin taktiksel hamleleriyle, az imkanlarıyla büyük direnişler sergilemektedir. Gerillanın yer aldığı bir sürü yer özgürleştirilmiş, hala zaman zaman DAİŞ mevzilerine karşı hamleler yapılmaya devam edilmektedir. DAİŞ'in hedefinde olan tüm alanları sonuna kadar koruyacağız. Gerilla nerede ise her zaman ön cephede yer alır. Bizim bulunduğumuz yerler ile çetelerin arasındaki mesafe sadece 1-2 kilometredir. Bizim için Kürdistan toprağının her karışı önemlidir ve fark koymuyoruz.
'İKİ ŞEHİDİMİZ APOCU FEDAİ RUHLA KERKÜK SAVUNMASINDA ŞEHADETE ULAŞTI'
HPG gerillası Bedran Çektar: Şehit Mervan Gezgör Urfalıydı. Şehit Armanc Kurd ise Merivanlıydı. İki arkadaşımız da burada bulunan birçoğumuz gibi farklı bir Kürdistan parçasındandı. Ama onlar da hiçbir fark koymaksızın fedai bir ruhla burada savaşıp can verdiler. Yine Maxmur'da da üç arkadaşımız aynı şekilde şehit oldular. Kerkük'te kaldığım sürece iki arkadaşla da paylaşımlarımız yoğundu. Beraber çetelere karşı savaş verdik. Bu iki şehidimiz de gerek disiplin gerekse de tarz ve yöntem konusunda örnek alınabilecek birer komutandılar. Şehit Mervan Gezgör, Önderliğimizin şehri Urfa'dandı. Uzun yıllar örgüte hizmet etmiş bir yoldaşımızdı. İlk operasyon Wehde'de en ön cephede yer almış, en son operasyonuna kadar da cesaretli duruşuyla herkese örnek bir yoldaşımız olmuştur. Şehid Armanc Kurd çok genç olmasına rağmen çok atik, pratik ve örgüt çerçevesinde hareket edebilen bir yoldaşımızdı. Şehit düşmesinde de fedaice bir ruh üstlenmişti. Arkadaşlarımız DAİŞ'in çemberinde iken şehit Armanc Kurd fedaice bir eylemle DAİŞ çetelerinin çemberini kırarak arkadaşları kurtarmaya çalışırken şehit düştü. Biz bu iki şehidimiz şahsında tüm şehitlerimizi saygıyla anıyor, anılarına bağlı kalacağımızın sözünü veriyoruz.
'ULUSAL ASKERİ BİR GÜÇ GEREKLİ'
Peşmerge komutanı Mihiyedin: Kürdistan'ın her dört parçası için PKK gerillalarıyla amaçlarının halkın refahıdır. Kürdistan'ın neresi olursa olsun peşmerge ve gerillalar bu halkı savunmalıdır. PKK gerillalarının gelmeleri Kerkük savunmasında önemli bir etken oldu. Kürtlerin ortak bir başarısıdır. Tüm Kürdistan için ulusal bir askeri güç gereklidir. Çünkü Kürdistan'ın her yerinde savunmasını yapabilecek, fayda sağlayacaktır.
Mıhemmed Kakai: Gerillalar bir yılı aşkındır bu bölgede savunmamızı yapmaktadırlar. Birkaç kez DAİŞ çetelerinin köyümüze saldırısını gerillalar karşılık vererek kırdı. Gerillaların gelmesiyle birlikte burada kendimizi savunma gücü ve yöntemi elde ettik. DAİŞ çetelerinden artık korkmuyoruz. Gerillalar halkın savunması için canla başla savaşıyorlar.
Biz gerillaların gitmesini istemiyoruz. Çünkü gerillalar giderse buralar tekrardan tehlike altına girecektir.
Kamuran Celal: Gerillalar bir yıldır burada peşmergelerle beraber aynı mevzide DAİŞ'e karşı savaşıyor. Gerillaların resmi bir yöntemle burada kalmasını, halkı savunmasını istiyoruz. Çağrımızdır; tüm Kürdistan'da olmak üzere tüm Kürt güçlerinin bir araya gelerek, Kürdistan'ı savunmasını, ortak vatan olarak resmi bir ordu kurulmasını istiyoruz. Gerilla güçleri Dakok'tan hiçbir zaman geri çekilmemelidir. Halk olarak çok ihtiyacımız vardır ve resmi olarak tanınmasını istiyoruz. Bir yıl boyunca DAİŞ'in saldırıları Dakok'ta gerçekleşti, fakat gerilla ve peşmerge güçleriyle beraber bu saldırılar kırıldı. Gençlere çağrımdır; gerilla ve peşmerge güçlerine destek sunmalıdırlar. / Firatnews