Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında bulunan adliye binasındaki İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 94'ü tutuklu 205 Kürt siyasetçi ve insan hakları aktivisti yargılanıyor.
Tutuklu sanıklardan 82'si duruşmaya katılırken, tutuksuz sanıklardan 6'sı da duruşmada hazır bulundu. Çok sayıda tutuklu ailesinin de katıldığı duruşma, ilk olarak delil ikamesi geçtiğimiz gün yarıda kalan Aydın Nair'in delil ikamesine devam edildi. Nair'in delil ikamesinin ardından BDP İstanbul İl Örgütü eski yöneticisi Feremez Erkan'ın savunmasına geçildi.
Kendisinden önce savunma yapan BDP İstanbul İl eski eş başkanları Mustafa Avcı ve Çiğdem Kılıçgün Uçar'ın yaptıkları ortak savunmaya katıldığını belirten Erkan, ünlü düşünür Naom Comsky'nin "Sözcük söylenmeden önce beyinde bir düşünce aşamasından geçer daha sonra dile gelir" sözlerini hatırlatarak, "İddianameye bakıldığında sözcüğün başkası tarafından dile getirildiğinde ne kadar değiştiği ortadadır" dedi. Kendisini anadili olan Kürtçe ile ifade edeceğini yalnız çevirmenin bunu Türkçe'ye çevireceğini ifade eden Erkan, "Çevirmenin dilinden benim düşüncelerimi anlamaya çalışacaksınız. Bu mümkün değil. En nihayetinde siz de bir insansınız. Bu da bu mahkemenin bir trajedisidir" dedi. Anadilin doğal bir hak olduğunu söyleyen Erkan, "Anadil olmazsa yaşamın hiçbir anlamı kalmaz. Devlet yıllarca Kürtleri Türk kimliği içinde eritmeye ve asimile etmeye çalıştı" dedi.
Duruşmanın öğleden sonraki oturumda da savunmasına devam eden BDP İstanbul İl Örgütü eski yöneticisi Feremez Erkan, dosyada delil olarak sunulan ortam dinlenmeleri ile ilgili tutanaklara değinerek, "Savcılık ve kolluk suç işlemişler. Bizden de bu suça ortak olmamızı istiyorlar. Yasa dışı bir dinlenme yapmış ve bunu önüme koymuş bunu kabul et diyor. Bunu kabul etmek mümkün değil" dedi. Bahse konu toplantıların BDP'nin yasal toplantıları olduğunu ifade eden Erkan, "Farz edelim ki bunlar illegal toplantılardır. Buna rağmen bu yargılama konusu yapılamaz. Buna hukuksuzluğa rağmen burada yargılanıyoruz ve savunma yapmamız bekleniyor bu iddialara karşı. Siyasi partiye ait olan bir toplantıda konuşurken hangi niyetle nasıl bir atmosfer de konuşmuş belli değil. Bunu bu şekilde nasıl savunacağız?" diye sordu. Savunmasının ardından yapılan delil ikamesinde ise, Mahkeme Başkanı Ali Alçık'ın "Bahse konu toplantılara katıldın mı?" sorusu üzerine Erkan, "Toplantılar yasa dışı olarak dinlendiğinden içeriğine girmeyi doğru ve etik bulmuyorum" cevabını verdi. Duruşmaya ara veren mahkeme heyeti hafta sonu tatili gerekçesiyle duruşmayı 7 Ekim'e ertelendi.
Bu arada davanın 6'ıncı duruşmasında avukatlar Ercan Kanar, Sinan Zincir ve Mustafa Rüzgar tarafından savcı İsmail Işık'ın "objektifliğini yitirdiği" gerekçesiyle görevinden çekilmesi taleplerinin reddi üzerine bir üst mahkeme olan İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan başvurunun da "yasaya ve usule aykırı" olduğu gerekçesiyle reddine karar verildiği öğrenildi. / anf