Güney Kürdistan yönetimini eleştirdiklerini, yetersizliklerini ifade ettiklerini ama karşısında yer almadıklarını, böyle bir yaklaşım içine girmediklerini girmeyeceklerini de söyleyen KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu, tutum alma gibi bir yaklaşım içine girmediklerini, girmeyeceklerini vurguladı. Karasu, "Umuyoruz ki bu tür yanlışlıklar bir daha yapılmaz. Sorunlar tartışılarak çözülür. Bu tür gerilimlerin Kürtlere de KDP’ye de faydası yok. Bu gerilimlerin bir an önce ortadan kalkması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu, Stêrk TV'de Özgür Gündem adlı programa konuştu. Sivil-demokratik kurumlara dönük KDP’nin ‘hoş olmayan’ baskılarını anlamakta zorlandıklarını kaydeden Karasu, "Kürtlerin birliğine önem verildiği bu süreçte KDP’nin dışarıya olumsuz yansıyan bu tür baskınları yapması doğru olmamıştır. Bazı sorunlar ve rahatsızlık duyduğu şeyler olmuş olabilir ama bunları bu biçimde tepkiyle ortaya koymak doğru değildir. Sorunlar konuşularak çözülebilirdi. Böyle olması daha doğru olurdu. Bizim düşüncemiz, yaklaşımımız tüm parçalardaki Kürt örgütleri, hatta kurumları arasında sorunların tartışma ve diyalogla çözülmesidir" dedi.
ROJAVA’DA DAYATMA KABUL EDİLMEZDİR
KDP’nin bu agresif tutumunu Rojava’daki gelişmelerin etkisine bağlayan Karasu, KDP ile PYD’nin politikası arasındaki politika farkına dikkat çekti. Bu farklılıkların da tartışarak giderilebileceğini ama dayatmanın kabul edilemeyeceğini belirten Karasu, KDP’nin etkisinde zayıf yapılarının PYD’ye, oradaki devrime karşı cepheden mücadele eden, açıktan karşıya alan yaklaşımlarının doğru olmadığını ve gerilimi daha da arttırdığını söyledi. KDP’nin daha demokratik yaklaşım içerisinde olup en azından o parçadaki halkın iradesini tanımış olması halinde halkın da KDP’ye daha pozitif bakmış olacağını dile getiren Karasu, "KDP ile PYD arasındaki ilişkiler daha da gelişebilirdi. Doğru tercih bu olabilirdi" dedi.
GÜNEY KÜRDİSTAN’A YAKLAŞIMLARINI ÖRNEK GÖSTERDİ
Güney Kürdistan’da KDP ve YNK’nin ağırlığına işaret eden Mustafa Karasu, şöyle devam etti: "Biz şimdi doğrudan KDP ve YNK’nin etkinliğine karşı cepheden çok açık bir tutum almış olsaydık doğru olabilir miydi? Bizim de eleştirilerimiz; eksik ve yetersiz gördüğümüz yanlar olabilir. Ama bunları buradaki yönetimi reddeden, KDP’yi tümden karşımıza alan bir yaklaşımla yapmış olsaydık bunu kim kabul edebilirdi? Bunu sadece KDP değil, başka örgütler de, partiler de halk da kabul etmezdi. Bu nedenle biz eleştirilerimiz ve yetersizlikler olsa da Güney Kürdistan yönetimine karşı açıktan bir tutum alma gibi bir yaklaşım içine girmedik, girmeyiz de. Böyle bir yaklaşımımız yok."
GERİLİMİ ARTIRMIYORUZ
KDP’nin oradaki kurumları, kendisine karşı savaş açmış gibi terörize etmesine şaşırdıklarını, ne diyeceklerini bilemediklerini ifade eden Mustafa Karasu, ancak KDP’ye yönelik şiddetli bir eleştiri geliştirmeyi, öyle bir gerilim yaratmayı da doğru bulmadıklarını söyledi. Anlamaya çalıştıklarını belirten Karasu, "Halk da beklemiyordu. Kürt halkı da bundan rahatsız oluyor. Gerçekten Kürt halkı Kürt örgütleri arasındaki gerilimin sertleşmesinden, şiddetlenmesinden rahatsızdır. Kürt halkı birlik istiyor. Ulusal bir kongre olmasını istiyor. Ortadoğu’daki politikalara karşı, kürt karşıtlarına karşı ortak politika izlemesini beklerken daha gerilimli, çatışmacı duruma gelmesi gerçekten siyasi olarak yanlış olmuştur. Halkımızın beklentisi de bu değil. Güney Kürdistan’daki durum da bu tutumu kaldıramaz. Bu nedenle biz KDP’nin böyle bir yaklaşım içine girmemesi gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
YANLIŞLIKLARIN TEKRAR ETMEMESİNİ UMUYORUZ
Bu tutumun salt bir işgüzarlık olmasını umduklarını aktaran Mustafa Karasu, "Umuyoruz ki bu tür yanlışlıklar bir daha yapılmaz. Sorunlar tartışılarak çözülür. Bizim yaklaşımımız budur. Güney'de, Rojava'da, Kuzey'de ve her yerde de böyledir. Bu tür gerilimlerin Kürtlere de KDP’ye de faydası yok. Bizim için de faydalı olacak bir durum olarak görmüyoruz. Bu bakımdan bu gerilimlerin bir an önce ortadan kalkması gerektiğini düşünüyoruz” dedi. / anf