HDP Grup Başkanvekilleri, genel görüşme teklifinin gerekçesinde, “Suriye-Irak’ta Sunni/Selefi bir yönetim kurma amacında olan, El Kaide, El-Nusra gibi örgütlerle de yakın ilişki içerisinde bulunan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) çeteleri, Irak Kürdistan’ında ağır saldırılar düzenleyerek başkenti Musul olan Ninova vilayetinin tamamını ele geçirdikten sonra komşu Selehaddin ve Kerkük bölgesine doğru hızla ilerlemektedir” dedi.
Suriye’de bu grubu işlediği vahşete de değinen HDP, “Suriye'de gerçekleştirdikleri vahşet karşısında Musul'da Irak Ordusu korkudan üniformalarını bile çıkararak bölgeyi IŞID'e teslim ettiler. Stratejik nitelikteki silahlar şu anda IŞİD kontrolünde bulunuyor. Saldırılar nedeniyle bölgede büyük göç dalgaları başlamıştır. Saldırılarda Süryani, Keldani ve Asurilere ait kiliseler de hedef alınmış ve tahrip edilmiştir. Yine sivil ve savunmasız bir bölge olan Maxmur kampı IŞİD saldırısı nedeniyle tehdit ve baskı altındadır” diye belirtti.
Saldırılarla eş zamanlı olarak Türkiye’den giden 28 şoförün IŞİD çeteleri tarafından kaçırıldığını hatırlatan grup başkanvekilleri, “Bu yurttaşlarımızdan sağlıklı bilgi alınamamaktadır. Türkiye’nin girişimleri ise son derdece yetersiz ve etkisizdir” dedi.
“IŞİD’in bölgede geliştireceği hakimiyet tüm Ortadoğu barışı ve istikrarını derinden sarsacak boyuttadır” tespitinde bulunan HDP, “Suriye, Rojava ve Irak Kürdistanı’na komşu olan Türkiye de bu tehditten en fazla etkilenecek olan bir ülkedir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin gerekli önlemleri alması ve doğru politika geliştirmesi gerektiğini kaydeden HDP, Türk devletinin özellikle Rojava’ya karşı IŞİD’e destek verdiği yönündeki iddialara da dikkat çekti. “IŞİD’in Türkiye sınırlarını serbestçe kullandığı, Türkiye’de örgütlenme faaliyeti içerisinde olduğuna dair çok ciddi iddialar söz konusudur. Türkiye’nin IŞİD’e karşı derhal politik tutum ve tavır alması, ülke topraklarının ve sınırının bu çeteler tarafından kullanılmasına asla izin vermemesi gerekir. IŞİD'e ve benzeri köktenci örgütlere karşı tüm Türkiye halklarının da dayanışma içinde olması gerekmektedir.”
Gerekçede devamla şunlar ifade edildi: “Ortadoğu'nun dünyadaki en aktif enerji koridorlarına sahip olması, bu sorunu küresel bir sorun haline getirmektedir. Yani küresel istikrar için uluslararası güçler, İslam adına hareket eden ancak İslam dininin özüyle hiçbir bağı olmayan bu kanlı çetelere, şebekelere karşı mücadelede daha yapıcı bir tutum içerisinde olmalıdır.
Musul’da yaşanan ve tüm bölgeye yayılan IŞİD saldırılarının, bunun arkasında yatan politikaların ve Türkiye’nin alması gereken tedbirlerin tüm boyutlarıyla ele alınıp değerlendirilmesi için TBMM’de Genel Görüşme açılması elzemdir.” / anf