'BU HALKIN YÖRESEL KIYAFETLERİNİ HİÇ KİMSE YASAKLAYAMAZ'
Özellikle yöresel kıyafetlerle gelip aday adaylık başvurusunu yaptığını belirten Zeydan,"Biliyorsunuz AKP'nin Meclis gündemine getirdiği bu anti-demokratik İç güvenlik yasasında yerel kıyafetler yasaklanıyor. Biz de bütün halkımızın duyarlı davranması ve buna tepki göstermesi adına bundan sonraki bütün normal yaşantımızda da bu yöresel kıyafetlerle halkımızla beraber olacağız. Onun için bu yöresel kıyafetlerle geldim, müracaat ettim.Görüyorsunuz 12 Eylül yasalarını aratmayan yeni yasaları hükümet getiriyor. Hükümetin bu çözümsüzlük konusundaki samimiyetsizliği bu yasalarla da ortaya çıkıyor. Bugün AKP'nin içerisinde yer alan özellikle Kürt kardeşlerimizin bunları da kendi gözleriyle görmesi ve bu çözümsüzlük konusunda AKP'nin bu çözümsüzlüğüne cesaret vermemeleri konusunda, AKP'nin yanlış politikalarına alet olmamaları konusunda tekrar vicdani bir şekilde kendi durumlarını gözden geçirmelerini diliyorum" dedi.
AİLEM 80 YIL SİSTEM PARTİLERİNDE SİYASET YAPTI'
Siyasi geleneği olan bir aileden geldiğini söyleyen Zeydan, 80 yıl sistem partilerinin içerisinde yer alan bir ailenin içerisinde yer aldığını , 2012 yılından itibaren Barış ve Demokrasi Partisine katıldığını ve o tarihten itibaren partinin bir üyesi olarak çalışmalara başladığını kaydetti.
Zeydan,"2012 yılında zindan direnişinde zindandaki arkadaşlarımızın Kürt halkının hakları için, özgürlükleri için, Kürt Halk önderi sayın Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılması için ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için kendi bedenlerini ölüme yatırmaları vicdanları sızlatan bir konum ortaya çıkarmıştı.Ben de o gün bu yoldaşlarımızın bu görkemli direnişine sahip çıkmak için AKP'den istifa edip BDP'ye katılmıştım.Tabiki, en büyük sebeplerinden bir tanesi yıllardır Kürt sorununun çözümsüzlüğü konusunda bizim gibi ailelerin hükümete ve devlete büyük bir cesaret veridiğini farkına vardık.Çok insanı hakları bile çok gören hükümetlere biz yıllarca destek olduk. Aslında bizim gibi insanların da halimizden memnun olmadığı yüksek bir sesle hükümete söylememiz gerekiyordu. Bu konuda hükümeti çözüme zorlama, hükümeti çözüme mecbur etme konusunda halkımızla beraber olma kararı almıştım. Tabi ki bu doğru bir karardı.Çünkü biz geçmişte de baktığımız zaman haklı talepleri olan halkımız maalesef bu konuda hep yalnız bırakıldı.Ben eminim ki, eğer bugün hep bereber eğer Türkiyenin demokratikleşmesini haykırırsak buna hükümetler de uymak zorundadır.Çünkü sonuçta hükümetler bu halkın isteklerine göre hareket ederler.Özellikle benim BDP'ye katılmam da sonra da sayın Öcalan'ın tarafından bir çözüm süreci başlatıldı.Aslında yıllardır yapmak istediği ama karşısında devlet tarafından muhattap bulamadığı bir isteği vardı sayın Öcalan'ın.Bu isteğe hükümet karşılık verdi ve bir çözüm süreci başladı.Bu çözüm sürecinde daha ittifak bir şekilde Türkiye'nin demokratikleşmesi için mücadele etmemiz gerekiyor" diyen Zeydan, HDP olarak Türkiye'deki bütün insanlara barış ve kardeşlik elini uzzatıklarını ifade etti.
TÜRKİYEDEKİ BÜTÜN HALKLARA BARIŞ VE KARDEŞLİK ELİMİZİ UZATIYORUZ'
Türkiye'nin bölünmemesinin en büyük teminatının HDP olduğunu vurgulayan Zeydan,"Yıllarca bizi bölücükle suçlayan insanlara biz bir fırısat yaratıyoruz. Biz aslında Türkiye'den bölünmek istemediğimizi , Türkiye'de onurlu eşit bir yaşam istediğimizi yıllarca haykırdık ve bugün bunu seçime parti olarak da gösteriyoruz.Türkiye'de yaşayan bütün kardeşlerimize biz barış ve kardeşlik ilimizi uzatıyoruz. Bizim uzattığımız barış ve kardeşlik elimizin havada bırakmamaları lazım. Onun için demokrati isteyen, eşitlik isteyen herkesin HDP'ye destek vermelerini bekliyoruz.Ben inanıyorum ki, Türkiye'de yüzde 10 barajını biz çok rahat aşacağız. Bütün Türkiye halkı şunu bilsin ki, bizim derdimiz Milletvekili çıkartıp parlementoda temsil edilmek değil, bizim öyle bir derdimiz olsaydı her zaman 30-40 milletvekili bağımsız çıkarabilecek bir gücümüz var.Ama biz Türkiye halklarının önüne yeni bir alternatif yeni bir yaşam öneriyoruz.Biz kardeşliğimizi pekiştirmek istiyoruz" diye konuştu.
AKP'de Milletvekili aday adayı olan olan ağabeyi ve diğer akrabalarına seslenen Zeydan, diğer partilerde siyaset yapan yakın akrabalarının da gelip barış için HDP'de siyaset yapmaları çağrısında bulundu.
'ÇOCUKLARIMIZIN ONURLU BİR ŞEKİLDE KENDİ TARİHLERİNİ OKUMALARINI İSTİYORUZ'
Tarih bunu yazacaktır' diyen Zeydan," Bizim torunlarımız , bizim çocuklarımız ileride kendi tarihlerini okudukları zaman kendinden utanmamaları lazım.Başları öne eğik olmaması lazım. Onların da başları dik, onurlu bir şekilde kendi tarihlerini okumasını istiyoruz.Çüzüm süreci ve HDP'nin barajı geçemeyip AKP'nin bu şekilde Milletvekili çıkarılacağı hesapları yapılıyor.Bu çok yanlış bir hesaptır. Bu aslında halktan ne kadar kopuk olduklarını gösteriyor.Biz barajı aşmasak da dünyaya kendimizi kanıtlamış büyük bir halk hareketimiz var. AK Partiye aday adayı olmak onların doğal hakkı. Ancak şunu çok iyi bilsinler ki; yarın 3 yada 5 bin oyla Milletvekili olup bu halkın içine nasıl dolaşacaklar onu düşünemiyorum.Öyle bir vekillik halk gözünde kabul görmez , ama sonuçta kendi taktirleridir.
'AK PARTİDEKİ ADAY ADAYI OLAN AKRABALARINA SESLENDİ'
Şunu da net söyleyeyim . AKP'nin içinde benim ailemde de müracaat eden insanlar var.HDP'nin içinde siyaset yapan bir çok insanın akrabası AKP'de yer alıyor.Ben zindan direnişi başlamadan, tarihe, halkımıza ve önderliğimize öz eleştirimi vererek partiye katılım yaptım.İlk günde şunu söyledim.Ben sadece tek başımayım. Benim ailemin bireyleri hiç biri benimle değil.Bizim bu hareket içerisinde kanını döken şehidimiz var. O insanın bedeninden kan akmıştır.Bu kanı ben önemsiyorum.Geç de olsa halkımızın yanında duruyorum.Bu kanı benimsemeyip kedi menfaatleri için başka siyasal partilerde aday adayı olan arkadaşların ben vicdanlarını tekrar gözden geçirmelerini öneriyorum" şeklinde konuştu.