Yargıçtan savunmaya duruşmanın ikinci yarısında Atilla’nın avukatlarının, ABD’ye kaçtıktan sonra 17 Aralık belgelerini FBI ile savcılık yetkililerine teslim eden ve davada tanık olarak dinlenen eski komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz’ın ifadelerinin ‘ilgisiz, önyargılı ve yanlış’ teorisini değerlendiren Yargıç Berman, dava düşürülmesi talebinin ABD’de ciddi bir talep olduğunu ve yargıçlar tarafından gerekli önem ve özenle değerlendirildiğini belirtti.
Korkmaz’ın ifadelerinin Atilla davası ile ilgisiz olduğu savlarını reddeden Berman, “Aslında Korkmaz’ın ifadeleri Atilla Bey'in ve savunmanın işine yarayacak nitelikteydi. Korkmaz, Atilla’nın rüşvet almadığını, öteki kişiler gibi fiziksel takibe uğramadığını söyledi. Bu ifadeler savunmaya yardımcı olacak niteliktedir. Ancak savunma Korkmaz’ın ifadelerini yeteri kadar takdir etmedi ve değerlendiremedi” dedi.
İfade vermeyi sürdüren Hakan Atilla, Halkbank çalışanı olarak, Reza Zarrab ile iş yapılmasını öngören hiçbir toplantıya katılmadığını iddia etti. Atilla, Zarrab’ın İran Petrol Bakanlığı yetkilileri ile yapılan bir toplantıya kendisinin de katıldığı iddialarının gerçekleri yansıtmadığını ileri sürdü.
İran’a uygulanan yaptırımlar kapsamına giren birçok ticari işlem ve ödeme talebine olumsuz yanıt verdiklerine değinen Atilla, “Örneğin Onur Air’in satışı ile ilgili olarak bankayla bağlantı kuruldu. Havayolu şirketinin sahibi Türk işadamıydı, şirketi İranlılara satmak istiyordu ve aracılık için de Halkbank’a başvurdu. Alıcı hakkında detaylı bilgi istedik, ama havayolu şirketinin sahibine yapılacak ödemenin asıl alıcı tarafından değil, başka birisinden geleceğini söylediler. O kim diye sorduk, Bebek Zencani dediler. Zencani’nin yaptırımlar listesinde olduğunu gördük ve işlemi iptal ettik” dedi.
Atilla, kendisinin bildiği kadarıyla, ABD yaptırımları kapsamının genişletildiği 1 Temmuz 2013 tarihinden sonra Halkbank aracılığıyla altın ihracatı yapılmadığını söyledi. (DHA)