İzmir’in Aliağa ilçesindeki Şakran T tipi Cezaevi’nde PKK davasından hükümlü bulunan Selahattin Elma, hastalığından dolayı 6 arkadaşıyla birlikte 25 Kasım 2013 tarihinde İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Hastanede elleri kelepçeli bir şekilde muayene sırasını beklerken cezaevinde görevli 10 asker tarafından darp edildi. Elma, birkaç gün sonra darp eden askerlerden şikayetçi oldu ve askerler hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatıldı. Fakat soruşturmayla ilgili “takipsizlik” kararı verildi. Ancak darp eden askerler Selahattin Elma’nın kendilerini darp ettiği gerekçeyle şikayette bulundular. Bunun üzerine İzmir Asliye Ceza Mahkeme’si Elma hakkında "Görev başındaki memura hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme" gerekçesiyle dava açtı.
Dava devam ederken Elma’nın avukatı Nurşan Rotinda Polat, davayla ilgili ellerine hiçbir tebligatın ulaşmaması nedeniyle, davanın 2. duruşmasına sonra müdahil olduklarını söyleyerek, yaşanan duruma ilişkin bilgi verdi.
Müvekkili Selahattin Elma ile yaptığı görüşme sonrasında olayın iç yüzünü öğrendiklerini belirten Polat, tutsakların hastaneye gittikleri sırada ring aracının havasız olmasından ve aracın içinde bulunan bir tutsağın kalp rahatsızlığından dolayı, tutsakların klimanın açılmasını talep ettiğini söyledi. Bunun üzerine bir askerin tutsaklara "Siz teröristisiniz, vatan hainisiniz, geberin" dediğini aktaran Polat, "Tutsakların hastaneye gelmelerinin ardından ise önce üç kişi içeriye götürülmek üzere ring aracından çıkarılmışlar. Selahattin Elma bana; ‘Araçtan ineceğim sırada arkamdan gelen iki arkadaşın inmesini engellemek amacıyla birden askerler kapıya kapatarak, yine hakaret etmeye başladı. Askerlerden biri bana, 'Askerliğimi bitirdikten sonra dağa çıkarım. Başınızı kulağınızı keserim. Siz teröristsiniz' diyerek saldırmaya başladı. Koridorda bulunan diğer askerler de saldırdı. Tekme, tokat ve yerde sürüklenerek nezarethaneye getirildim. Nezaret önünde önden gelen arkadaşlarım sayesinde ellerinden kurtuldum’ diye aktardı” şeklinde konuştu.
ASKERLERİN ŞİKAYETİ DAVAYA DÖNÜŞTÜ
Elma’nın darp raporu alarak askerlerden şikayetçi olduğunu ifade eden Polat, soruşturmanın açıldığını ve takipsizlik kararının verildiğini belirtti. Aynı olayla ilgili Elma’yı darp eden askerlerin de darp raporu aldığını belirten Polat, "Selahattin'in soruşturması kapatıldı. Askerlerin şikayetçi olduğu soruşturma davaya dönüştü. 10 kişi tarafından darp ediliyor. Ancak 10 kişi eli kelepçeli bir kişinin kendilerini darp ettiğini belirterek şikayetçi oluyor. Daha sonra dava açıldı. İlk duruşması da görüldü" dedi.
AVUKATA HABER VERİLMEDİ
Soruşturmanın en başından bu yana takip ettiklerini dile getiren Polat, "Davayla ilgili tüm tebligatların gelmesi gerekir. Ancak bu dosyayla ilgili bize hiç bir tebligat gelmedi. İlk duruşma olmuş. Duruşmaya bile bizi çağırmadılar. Biz ikinci duruşmada dahil olduk. Bizler haberimiz olmadığı için geçen birinci duruşmada dinlenen askerlerin tekrar dinlenmesi gerektiğini söyledik. Hakim bu talebimizi reddederek bana 'Siz basiretli bir avukat olsaydınız, dosyanızı takip ederdiniz' dedi. Hakim taraflı davrandı" diye konuştu.
Devam eden davanın dördüncü duruşması geçtiğimiz günlerde görüldü. Görülen davada ise Cumhuriyet Savcısı Elma’nın olay günü elinin kelepçeli olduğunu, bu hali ile mukavemet suçunun unsurlarının oluşmayacağı söyledi. Ancak Elma’nın elleri kelepçeli haldeyken mukavemet edemeyeceğini, ama 10 asker içinden 3’ünü yaralayabileceği sonucuna vardı. Bu kapsamda Elma hakkında “Görevli memura mukavemet” suçundan açılan davada “Görevli memura, memuriyetinden dolayı kasten yaralama” suçundan ceza verilmesini istedi.