ŞemdinliHaber

Dersim'deki kazılarda muhtar mührü bulundu

Güncel

Dersim Katliamı’yla ilgili yapılan ilk toplu mezar kazısı bugünde devam etti. Kazıda öldürülen kişiler arasında bulunduğu tahmin edilen muhtara ait mühür bulundu.

Dersim Katliamı’nda, yakılarak öldürülen 10’u çocuk 24 kişinin gömüldüğü toplu mezar dün açılmış ve kazı çalışmaları başlamıştı.

Hozat ilçesinde yaşayan Canan ve Baran aile fertlerinden 24 kişinin katledildikten sonra gömüldükleri belirtilen Karapınar Köyü Seke Sure Mezrası’nda mahkeme kararıyla dün (14 Nisan 2015) başlatılan kazılar bugünde devam etti.

Yapılan kazılarda dün 8 insan kafatası bulunurken bugün bulunan kafatası sayısı 10’a yükseldi. Kafatasının yanı sıra yapılan kazıda o dönemde muhtar olan Hasan Canan’a ait muhtar mührü bulundu.

Baran ve Canan ailelerinin avukatı Cihan Söylemez kazı alanında yaptığı açıklamada 2 gündür süren kazıda 10 insan kafatasına ulaşıldığını belirterek “Kazıda çocuklara ait eşyalar ortaya çıkıyor. Yine kişisel eşyalar, cep aynaları, o dönemde muhtarlık yapan Hasan Canan’ın muhtarlık mührü bulundu. Bugünkü kazıda 5 adet mermi kovanı bulundu. Kazılan bölgede çok sayıda insan kemiğine rastlandı. Çalışmalar devam ediyor. Kazı bugün bitmeyebilir. Titiz bir çalışma yürütülüyor. Bu yüzden yarına sarkabilir” dedi.

Kazı çalışmalarına yarın devam edileceği belirtildi.

Ne olmuştu?

Dersim’in Hozat ilçesinin Karabakır köyünden  Baran ve Canan aileleri Dersim Katliamı’nda 14 Ağustos 1938’de öldürülen 24 akrabaları için, öldürüldükleri yerde anıt mezar yaptırmak istemiş, kazılan alandan insan kemikleri çıkması üzerine Hozat Cumhuriyet Başsavcılığı’na kemiklerin tespiti için başvurmuştu. Ancak Savcılık zamanaşımı gerekçesiyle takipsizlik kararı vermişti.

Aile avukatı Cihan Söylemez Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara itiraz etti. Mahkeme de oy çokluğuyla takipsizlik kararını kaldırarak olayla ilgili etkin soruşturma yürütülmesi gerektiğine hükmetti.

Mahkeme kararında, Hozat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın buluntular üzerine teknik analiz yapmadan kemiklerin 1938’e ait olduğu varsayıldığı belirtildi.

Mahkeme ayrıca kararın bu şekilde kesinleşmesi halinde, durumun Anayasa ve kanuna aykırılık teşkil ettiğini, başvuran aleyhine uluslararası insancıl hukuk kuralları ile tanınan haklarının ihlaline yol açabilecek nitelikte olduğunu belirterek, Hozat Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararını kaldırarak, olayla ilgili etkin soruşturma yürütülmesi gerektiğine hükmetti.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.