Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Bitlis'teki mitinginde konuştu.
Demirtaş, on binlerce kişinin katıldığı mitingde konuşmasına, "Binlerce defa sizlerle onur duyuyorum. Bu muhteşem coşkunuzu yürekten selamlıyorum. Bu meydanı dolduran bütün kardeşlerime hoş geldiniz, diyorum" diyerek başladı.
'BÜTÜN RENKLER PARLAMENTODA OLACAK'
Demirtaş, özellikle bu kadar zorlu bir tarih, bu kadar zorlu bir yaşam; baskı ve zulme rağmen bir arada durmayı başaran halkı selamladığını söyleyerek, şöyle dedi: "Sizler bugün, müjdeyi bütün Türkiye'ye vermiş oldunuz. Bitlis'in bu fotoğrafı, tek başına ezilenlerin kurtuluşunun umududur. Elbette Meclis'e gideceğiz. Sizler, bizler bir kez daha Meclis'te olacağız. Olmamız gerekiyor. Türkiye'nin bütün renklerinin Meclis'te olması gerekiyor. Biz özgürlüğe, eşitliğe, adalete inanmış kesimler ve parti olarak, herkesi parlamentoya taşımaya çalışıyoruz."
Demirtaş, Samsun'da katledilen doktor için greve çıkan sağlık çalışanlarının da yanında olduklarını belirtti.
'İKTİDARA YÜRÜYORUZ'
Demirtaş, şöyle konuştu: "Bütün toplumsal kesimleri bir araya getirerek, kardeşliği büyüyerek önemli aşamaya geldik. 'HDP'yi bir üst akıl yönetiyor' diyorlar. Amerika'dan, İsrail'den üst akıl bizi yönetiyormuş. Onlara buradan sesleniyorum; zannediyorlar ki, sizde, bizde bu akıl yok. Bir tek kendilerini akıllı zannediyorlar. Bizi ortak akıl yönetiyor, ortak vicdan yönetiyor. Bütün Türkiye'de barış, kardeşlik, bir arada özgürce yaşamak istiyoruz, dediniz. Halk olarak bunun kararını verdiniz, bunun gereğini yapıyoruz. Bütün ortak aklı ortaya çıkaranlar, ortak kararı alanlarla birlikte Türkiye'yi yönetmeye hazırlanıyoruz. HDP'nin kadrolarıyla Ankara'da yönetime, iktidara yürüyoruz inşallah. Bunu tek kimlikle, mezheple yapmıyoruz; ırkçılık, mezhepçilik yapmıyoruz. Bütün Türkiye'yi kucaklayarak, gönül diliyle kucaklaşarak Ankara'da iktidara yürüyoruz."
'BÜTÜN İNANÇLARI İNSANLIK DEĞERLERİNDE BULUŞTURACAĞIZ'
Demirtaş, farklı inanç ve halkları temsil ettiklerine değinerek, şöyle devam etti: "Sen kardeşinin başörtüsüne, sakalına, çarşafına el uzatmayacaksın. Camiye, cemevine el, dil uzatmayacaksın. O senin kilisene, havrana, yaşam tarzına dil uzatmayacak. Herkesin yaşamı, inancı kendine, diyeceğiz. Bunu HDP icat etmedi. Bu İslam'ın ilk anayasası, Medine Sözleşmesi'nden geliyor. Peygamber efendimiz kendi eliyle yazmıştır. Orada diyor ki, 'Medine'nin halkı birbiriyle eşit yaşayacaklar, birlikte yönetecekler.' HDP olarak bütün Türkiye'deki inançları insanlık değerlerinde buluşturmak için uğraşıyoruz. Kendine 'İslam partisi' diyenler meydanlarda bizim inançlarımızı yuhalatıyorlar. Bize 'Zerdüşt', 'kafir', 'dinsiz' deyip hakaret ediyorlar. Bunlar Yezid'in yolundan gidiyorlar. İsrafın, hırsızın yolundan gidiyorlar. Bir Sünni ile Alevinin asla farkı yoktur. Biz hepsinin hakkını, hukukunu savunacağız. Hepsine sahip çıkmak insanlık borcumuz, görevimizdir. Biz zalime, hırsıza, eli kanlıya, katile karşıyız. 'AKP'li değilsen, Müslüman değilsin' diyorlar. Kendi kafalarından İslam'ın şartı olarak bir şey daha uydurdular."
'İNANANLARIN VİCDANINI SÖMÜRMEK İSTİYORLAR'
Demirtaş, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu kastederek, "Komedi dans ikilisi meydanlarda gece gündüz ağlaya ağlaya dolaşıyor. Kaybedeceklerini anlayınca dini, inancı nasıl sömürebilirim, diye elinden geleni yapıyorlar. Az kaldı, göreceksiniz, mitingde sahneye seccade serip namaz kılıp oy isteyecek. Çünkü biliyor ki, Müslüman vicdanlıdır, inanan, imanlı olan vicdanlıdır; ezilenden, mazlumdan yanadır. O nedenle inananların vicdanını sömürmeye çalışıyor. İnananların temiz yüreğini sömürmeye çalışıyor" diye konuştu.
Eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın Kuran-ı Kerim ile alay eden ses kaydının ortaya çıktığına değinen Demirtaş, Erdoğan'ın Bağış'ı danışman yaptığına dikkat çekti. Demirtaş, "Benim saz çalmamla, türkü söylememle kendince hakaret ediyor. Defalarca çağrı yaptım; ben çaldığımı söylüyorum, sen çaldığını söyleyebiliyor musun, söyleyemiyor musun" dedi.
'YALANINIZ, SUÇUNUZ, GÜNAHINIZ VAR'
Demirtaş, Davutoğlu'na da seslenerek, "Ey Davutoğlu! Kendine güveniyorsan, istersen ikimiz yalnız çıkalım, istersen yanına yüz tane danışman al. Eğer yalancı değilsen bir de yüzüme bakarak söyle bakalım. İnsan bundan çekinir mi? Çekiniyorlar, gelmiyorlar. Canlı yayına çıkmaya korkuyorlar. Yarası olan gocunur. Sizin yaranız, yalanınız, suçunuz, günahınız var" dedi.
Barış mesajı veren Demirtaş, "Dağlardan kurşun sesi değil, kuş sesi gelinceye kadar, cenazeler değil, analarına kavuşacakları güne kadar uğraşacağız ve başaracağız. Bizim işimiz barış. Ortadoğu'da, her yerde barışı savunacağız. İktidara geldiğimiz gün IŞİD tecavüzcülerinin, barbarlarının suyunu keseceğiz. TIR'ların yolunu keseceğiz" diye ekledi.
ERDOĞAN'A: GEL, HEYET OLUŞTURALIM
Mısır'da Mursi hakkında verilen idam kararına işaret eden Demirtaş, Erdoğan ve AKP'yi eleştirerek, "Mursi neden idama mahkum edildi, biliyor musunuz? Bunlar Mursi'ye gaz verdiler, 'yürü, arkandayız' dediler. Darbeyle karşı karşıya kaldı, arkasında durmadılar. Gel, ülkenin Cumhurbaşkanısın. Gel, birlikte bir heyet oluşturalım. Birlikte Mısır'a, Kahire'yue gidelim. Mursi'nin idamını durduruncaya kadar oradan çıkmayalım. Gel, birlikte Gazze'ye gidelim; ablukayı kaldırana kadar oradan çıkmayalım. Meydanlarda rabia deyi insanları kandıracağına, gel, direnişin öncüsü olalım" ifadelerini kullandı.
HDP'nin işçi, köylü ve esnafların temsilcisi olduğunu söyleyerek, "Parlamentoya daha güçlü girelim ki, Türkiye'nin her yerinde herkes rahat nefes alsın. Hırsızlık yapmadan, alnımızın teriyle bugünlere geldik. Şimdi biraz daha sabırla çalışmaya devam etmemiz lazım" diyen Demirtaş, oy kullanma çağrısında bulundu:
OY KULLANMA ÇAĞRISI
"Her oyun çok kıymeti var. Tek oyumuzun bile boşa gitmemesi lazım. Bitlis önemli bir ittifak gerçekleştirdi; ailelerimiz, esnaflar bir araya geldiler. Bitlis'in sesi eskisinden daha güçlü çıkacak. Bitlis'ten üç vekille gideceğiz. Sandıklardan da oy çalınmasını engelleyecek hazırlık yapmamız gerek. Oy çalmayı düşünenler, girişimde bile bulunmasın. Bu defa tedbirlerimizi çok fazla aldık. Hırsızı suçüstü yakalayacak tedbirlerimizi aldık. Hiçbir şekilde tedirginliğiniz olmasın fakat oy kullanmak için yurt dışında özellikle oy kullanamayanlar ayın 7'si akşamına kadar bütün sınır kapılarından oy kullanmaya devam edebilirler. Tarihi bir dönemde sakın ola ki tembellik yapılmamalı, sandıklarda, sınır kapılarında oylarınızı kullanmanızı rica ediyorum."
'DEVLET YÜKÜNÜZ DEĞİL, KÖLENİZ OLACAK'
Demirtaş, konuşmasının sonunda HDP'nin planlarından söz ederek, şunları belirtti: "
Memleketimizde yoksul, işsiz, aç bırakmayacağız. Çünkü ne olduğunu biliyoruz; onu yaşayarak bugünlere geldik. Genç arkadaşlarım üniversiteye sınavsız girecekler. Ortaokuldan, liseden sonra istediğiniz üniversiteye gideceksiniz. Bir lüks değildir. Zorunlu askerliği kaldıracağız. İsteyen askerlik yapar, isteyen sağlık ocağında, belediyede çalışır; askerlik süresi boyunca halka hizmet verir. O da halka hizmettir. Çiftçilikle, hayvancılıkla uğraşanlar; sizin derdinizi en iyi bilen bizleriz; vergi yükünü kaldırmak, mazotun üzerindeki vergi yükünü kaldırmak, ürettiğiniz ürünleri ulaştırmanız için devletin köstek değil destek olması lazım. Üç teneke bal üretseniz esnaf esnaf dolaşmak zorundasınız. Dünyanın en güzel ballarını üretiyorsunuz, depolarda her gün fiyatı düşe düşe rezil hale geliyor. Dünyanın her yerine sizin balınızı satmak devletin görevidir. Devlet size yük değil, köle olacak. Bütün esnafların birikmiş, faizli kredi borçları, hacizlik hale gelmiş kredi borçlarının tamamının faizini sileceğiz, yapılandıracağız. Bunları yapmak için paraya köle olmamak lazım.