Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yayınlayan BDP Basın Yayın Komisyonu, “Geçtiğimiz günlerde basına yansıdığı üzere Facebook, ‘kafa kesme eylemi içeren video ve fotoğrafların kullanıcılar tarafından kutlama değil de kınama amaçlı konması halinde yasaklanmayacağı’ gibi medya tarihine kara bir leke olarak geçecek bir politikayla, insanlık dışı videoların yayınını serbest bırakmayı seçebilmiştir. İnsanlık suçu görüntülerin yayınlanmasını serbest bırakan Facebook’un, ‘Kürdistan’ ifadesini kapatma gerekçesi yapması Kürt halkına ve onun değerlerine karşı tahammülsüzlüğün bir sonucudur” dedi.
Gezi Direnişi günlerinde sosyal medyanın değerini keşfeden AKP ile Facebook’un işbirliğinin hız kesmeden devam ettiğini belirten BDP Basın Yayın Komisyonu, bu işbirliğin bir sonucu olarak da Facebook’ta BDP’ye yönelik sansürün giderek artığına dikkat çekti.
Facebook’un BDP’ye yönelik sansür politikasının, siyasal alanda yürütülen baskı politikasının bir benzeri olduğu vurgulanan açıklamada, “BDP’nin sosyal medyada giderek artmaya başlayan etkinliğinden rahatsız olan çevreler, partimizin siyasi, politik, barışçıl mesajlarının sosyal medya üzerinden yaygınlaşmasını engellemek amacıyla çağ dışı yol ve yöntemlere başvurmaktadır.
İstanbul İl Örgütümüzün sayfasının ardından, bu kez de Genel Merkezimize ait sayfa Facebook tarafından kapatmıştır. Facebook’un bu sansürcü anlayışının altında AKP ile yürüttüğü çıkar işbirliği yatmaktadır. Türkiye’de ofis açarak reklam pastasına doğrudan erişmek isteyen Facebook, bu hedefini gerçekleştirmek için AKP ile işbirliği kapsamında partimizin sayfalarını kapatmaktadır” diye kaydedildi.
BDP’nin görevlendirdiği bir heyet ile Facebook yetkililerinin geçtiğimiz ay Londra’da yüzyüze görüşmeler yaptığı da belirtilen açıklamada şunlar yer aldı: “Facebook yetkilileri, uygulamalarındaki hataları kabul ederek politikalarını Türkiye gerçeklerine göre güncelleyeceklerini belirtmişlerdi. Ancak, terk etmiş gibi göründükleri sansürcü anlayışlarının son örnekleri, Facebook yetkililerinin bu yönlü sözlerinin bir geçiştirme, oyalama ve zamana yayma tavrı olduğunu açığa çıkarmıştır. Şirketin sansürcü anlayışı, tüm itirazlarımıza ve haklı argümanlarımıza rağmen aynen devam etmektedir.
Bunun en somut göstergesi Genel Merkezimize ait sayfanın kapatılmasıdır. Facebook kapatmaya gerekçe olarak da, bir paylaşımda geçen ‘Kürdistan’ sözcüğünü göstermiştir. ‘Kürdistan’ sözcüğü meşru ve yasal bir sözcük, Facebook’un bunu yasaklaması ise akıl dışıdır. Facebook ya AKP iktidarının sosyal medya sansürünün şaşmaz bir uygulayıcısı ya da masa başında hayatın doğal akışının farkında olmayan bir asosyal platformdur.”
Geçtiğimiz günlerde basına yansıdığı üzere, Facebook’un “Kafa kesme eylemi içeren video ve fotoğrafların kullanıcılar tarafından kutlama değil de kınama amaçlı konması halinde yasaklanmayacağı” gibi medya tarihine kara bir leke olarak geçecek bir politikayla, insanlık dışı videoların yayınını serbest bırakmayı seçtiği de açıklamada yer aldı. İnsanlık suçu görüntülerinin yayınlanmasını serbest bırakan Facebook’un Kürdistan ifadesini kapatma gerekçesi yapmasının Kürt halkına ve onun değerlerine karşı tahammülsüzlüğünün bir sonucu olduğu da vurgulandı.
“Facebook bu tutumuyla bir süredir kendine atfedilen sansürcü sıfatını kalıcılaştırmak, ‘sansürcü Facebook’ markasını zihinlere kazımak için elinden geleni yapmaktadır” denilen açıklamada, evrensel medya ilkeleri ve basın özgürlüğü kriterlerine uyması beklenen Facebook’un tam tersine Türkiye’deki sansürcü, baskıcı zihniyet ile adeta yarış halinde olduğu da belirtildi.
Facebook’un bu tutumunun sosyal medya adına utanç verici olduğuna da dikkat çekilen açıklamada, “Elbette Facebook’un bu sansürcü zihniyeti tekil değildir. Bu zihniyetin bariz ortağı AKP’dir. Medyada en küçük muhalif sese bile tahammül göstermeyen, o sesi boğmak için elinden geleni yapan AKP’nin, giderek gelişen sosyal medyaya da aynı anlayışı taşımak istemesinde şaşılacak bir şey yok. Şaşırtıcı olan, kendisini özgürlükçü bir kuruluş olarak sunan Facebook’un bu histerik sansürcülüğe ortak olarak AKP ile tam bir uyum içinde çalışmasıdır” dedi.
Facebook’un sansürcü tutumunu kınayan BDP Basın Yayın Komisyonu tüm Facebook kullanıcılarını da bu konuda tavır almaya çağırdı. “Facebook bu çağdışı, yasakçı, sansürcü yaklaşımını bir an önce terk etmeli, özgürlükçü bir çizgiye geçmelidir” denilen açıklamada, sadece BDP’nin kurumsal sayfalarının değil, evrensel ilkelere, tutarlı ve özgürlükçü bir yorum çerçevesinde uyan tüm muhalif sayfaları açması gerektiği de belirtildi. Açıklama “Bunun sağlanması için sesimizi yerel ve uluslararası her türlü platformda, internette yükseltmeye devam edeceğiz” diye sona erdi. / anf