Türkiye Barış Meclisi (TBM) Cizre’de 6 çocuğun polislerce öldürülmesi ve çözüm sürecinin gidişatına ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve AK Parti’ye çağrı yaptı.
TBM adına Necmiye Alpay’ın yaptığı açıklamada Türkiy’nin Çözüm Süreci’nin sıkıntı ve sorunlarını aşılma sancıları çektiği belirtilerek; “Geniş kamuoyu bu sıkıntı ve sorunların bir an önce aşılması ve Çözüm Süreci’nin hızlanması, sağlıklı ve verimli bir biçimde ilerlemesi beklentisi içinde.
“Son dönemde yaşanan ölümleri ve olayları Çözüm Süreci’nin her iki tarafı provokasyon olarak tanımlıyor. Cizre’de olduğu gibi gençlerimiz öldürülmesini provokasyon türü açıklamalarla geçiştirilmesi var olan güvensizliği derinleştirmekte ve kaygıları artırmaktadır. Bu tutum cinayetlerin geçmişte olduğu gibi karanlık dehlizlere terk edilmesi korkusunun doğmasına yol açıyor.”
Talepler:
* Çözüm Süreci’n Ölen insanlarımızın katillerinin ve provokasyon olarak tanımladıkları olayların faillerinin geçmişte olduğu gibi karanlıkta kalmasına izin verilmemeli. Bunun için gerekli önlemler hızla alınmalıdır.i yürüten siyasal taraflar medya kanlıyla birbirini suçlamaya ve bir birine mesaj göndermeye bir an önce son vermeliler. Gerçeklerin açığa kavuşması ve bilinmesi için birlikte çözüm üretmeliler.
* Taraflar, Hükümetin çıkardığı ve Resmi Gazetede 16.7.2014 tarihinde yayımlanan 6551 sayılı Çözüm Yasası’nda belirtilen “ Kamuoyunu doğrudan ve zamanında bilgilendirmesini sağlar ” maddesi çerçevesinde başta Cizre’de yaşananlar olmak üzere sürece ilişkin kamuoyunu ortaklaşa bilgilendirmeli.
* Cizrelileri endişelendiren mevcut ortamın giderilmesi için tüm aktörler etkin çaba göstermeli, çözüm sürecinden sorumlu devlet yetkilileri en üst düzeyde bölgeyi ziyaret ederek yaşananları yerinde incelemeli, tanıkları ve mağdurları dinlemeli, güven artırıcı çalışmalar yapmalıdır.
* Çözüm Süreci’nin kesintiye uğramaması için Bölge hassasiyeti gözetilmelidir.
* Bölge’ye atanacak kamu görevlileri belirlenirken bu hassasiyete dikkat edilmelidir.
* Hakkında çeşitli nedenlerle soruşturma açılanlar Bölge’ye atanmamalıdır. Bölge sürgün yeri olmaktan çıkarılmalıdır.
* Keza kamu görevlileri benzere süreçler yaşamış ülkelerde olduğu gibi uzmanlar tarafından barış süreci konusunda eğitildikten sonra Bölge’de görevlendirmelidir.
* Bu ve benzer tedbirlerin alınması yaşanan sorunları azaltacak, Çözüm Süreci’nin ihtiyaç duyduğu güven ortamının sağlanmasına önemli katkı sunacaktır.