Ban Ki-Moon basın açıklamasında, ekonomik alandaki kadın-erkek eşitliğinin tüm topluma olumlu etki edeceğine dikkat çekti. BM Genel Sekreteri, “Kadın şeflerin çok olduğu şirketler daha fazla üretiyor. Kadınların da katkısının olduğu barış antlaşmaları daha uzun süreli oluyor. Kadın oranının yüksek olduğu parlamentolar sağlık, eğitim, ayrımcılık karşıtlığı ve çocuk yardımı gibi konularda daha fazla kanunlar çıkarıyorlar” diyerek, kadınların ekonomik ve siyasi yaşama katılımının tüm topluma etkilerinin altını çizdi.
Ban Ki-moon, kadın-erkek eşitsizliğinin önümüzdeki on yıllarda da devam edeceğini söylerken “bugün dünyaya gelen bir kız çocuğu hayatında eşitsizlik ve ayrımcılığı tecrübe edebilir. Tıpkı annesi gibi. Aynı işe aynı parayı almalarını, ayrımcılığa maruz kalmamalarını ve ekonomide yer almalarını sağlamak gibi sorumluluklarımız var. ” dedi. Ban Ki-moon, kadınların hayatlarını ilgilendiren konularda konuşabilmelerinin önemine de değindi.
BM Genel Sekreteri, son olarak “İnsanları ve eşitliği gerçekleştirmek bir hayal değil. Bu hükümetlerin, Birleşmiş Milletler’in ve her insanın görevidir” dedi.
BM’nin ‘ekonomideki gelişmeyle birlikte kadın haklarının gelişeceği’ tezine rağmen, gelişmiş ülkelerde de kadın-erkek ücret eşitsizliği devam ediyor. Çoğunluğu gelişmiş ekonomilere sahip olan Avrupa Birliği (AB) genelinde kadınlar aynı iş için erkeklere oranla yüzde 16 daha az kazanıyorlar. AB’nin en güçlü ekonomisi Almanya’da bu fark yüzde 22 iken, birliğe 10 yıl önce giren Slovenya’da bu fark yüzde 2 ile dikkat çekiyor.
BM Kadın Hakları Sözleşmesi’nin 11’inci maddesi de aynı iş için tüm bireylerin aynı ücreti almasını öngörüyor.