Mersin Mezitli Viranşehir 75. Yıl Ortaokulu'nda görevli Eğitim Sen üyesi 7 öğretmen, okul idarecilerinin mobbing uygulamalarını şikayet ettikleri gerekçesiyle savunma ve itiraz süreçleri gerçekleştirilmeden ceza ve sürgünlere maruz kaldı. İdarecilerin mobbing uygulamalarını belge ve raporlarla Teftiş Kurulu'na sunan öğretmenlerin ceza alması ise eğitim sistemindeki kadrolaşmayı bir kez daha kanıtladı. Sürgün edilen öğretmenler Kemal Varol, Enver Göktaş, Bülent Oğuz, Figen Akgün, İhsan Yıldız, Şükrüye Uslu ile birlikte dün, Eğitim Sen Genel Merkezi'nde basın toplantısı gerçekleştiren Kamuran Karaca, soruşturma çerçevesinde üyelerinin lehine olan delillerin toplanmadığı ve okul idaresi hakkında Teftiş Kurulu Başkanlığına verilen raporların değerlendirilmediğini aktardı. Aynı sendikadan 7 öğretmenin birden sürgün edilmesinin keyfi olduğuna işaret eden Karaca, ceza uygulamalarında hukuksuzluğun devam ettiğini bildirdi.
SORUŞTURMAYI YÜRÜTENLER EĞİTİM BİR SEN ÜYESİ
Karaca, okul müdürünün Eğitim Bir-Sen Mersin Şubesi Başkanvekili olmasına dikkat çekerken, "Okul idarecileri, soruşturmayı yürüten müfettiş ve cezayı veren disiplin amiri de aynı sendikadan. Ayrıca, Memur Sen ve Eğitim Bir-Sen şube başkanlarının 'Okulda özerklik ilan edildi, Milli Eğitim teslim oldu' başlıklı basın açıklamasının içeriğinde üyelerimize yapılan iftira ve hakaret işin organize boyutunu göstermektedir" ifadeleri kullandı. Eğitim Sen'in ve Eğitim Sen üyelerinin hedef haline getirilmeye çalışıldığını ifade eden Karaca, hedef olan öğretmenlerin okulun başarısında önemli bir paya sahip olduğunu belirtti. Karaca, "Bu organize ile arkadaşlarımız nezdinde sendikamız cezalandırılmak isteniyor. Hukuksuz bir biçimde verilen cezaların iptal edilmesini ve sürgünlerin durdurulmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileriyle de görüşeceklerini belirten Karaca ve öğretmenler, Mersin Eğitim Sen Şubesi olarak veli ve öğrencileriyle birlikte bugün okul önünce açıklama yapacaklarını da duyurdu.
'AKP İŞLEDİĞİ SUÇLARIN HESABINI VERMEKTEN KORKUYOR'
Okulların açılması tarihiyle de ilgili değerlendirmelerde bulunan Karaca, turizmcilerin çağrısının ve Kurban Bayramı'nın okulların açılma tarihinde belirleyici olması durumunun mantıklı olmadığını söyledi. Türkiye'nin içinde bulunduğu savaş koşullarında öğrencilerin ve eğitimcilerin sağlıklı bir eğitim süreci yaşayamayacağına dikkat çeken Karaca sözlerini şöyle sürdürdü: "AKP işlediği suçların hesabını vermekten korkuyor ve bunun için tek başına iktidarda kalmayı zorluyor. 7 Haziran seçimleri sonrası Türkiye'de savaş ortamı yaratan AKP, birçok genci ve çocuğu öldürüyor. Bu savaş ortamında da öğrencilerin okula gitme, öğretmenlerin eğitim verme şansı ortadan kalkıyor. Bu ortamın sorumlusu olan AKP, şiddet ortamını sonlandırmak zorundadır. Böyle bir ortamda bölgede, sağlıklı bir eğitimin yapılması da mümkün olmayacaktır".