T24’te yer alan habere göre, ilk açıklamadan yaklaşık 10 dakika sonra yapılan bir diğer duyuruda ise ilk açıklamanın Rektörlük izni olmaksızın gerçekleştirildiği belirtilerek, “Az önce atılan mail rektörlük onayına sunulmadan atılan bir mail olup üniversitemizin düşüncelerini temsil etmemektir. Rektörlük içerisinde meydana gelen bu karışıklığın sizlere yansımasından ötürü özür dileriz” dendi.
Afrin sürecine dair okulda yaşanan gerilimle ilgili Boğaziçi Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, ‘baskıcı ortam devam ettiği sürece üniversitede ders verilmesi, araştırma yapılması ve bilimsel ilerleme sağlanmasının’ mümkün olmadığı belirtilmişti. Boğaziçi Üniversitesi tarafından öğrencilere ve üniversite mensuplarına 15:41’de gönderilen açıklamada, “19 Mart 2018 Pazartesi günü üniversite iradesi dışında gerçekleşen tatsız olayları desteklemediğimiz gibi bu olaylar neticesinde üniversite idaresine müdahale edilmesini de desteklemiyoruz” denirken; yaşananlar neticesinde ‘üniversitenin temel ilke ve duruşunu yitirmiş olduğu; fikirlerin korku ve endişe ile ifade edildiği bir yapıya evrildiği ve üniversite organlarının bu süreçler içerisinde işlev kaybı yaşadığı’ özeleştirisinde bulunulmuştu.
“Yaşanan bu kayıplar eşliğinde meydana gelen korku ve panik havasında fikir beyan etmek cesaret göstergesi haline gelmiş olup bu cesareti gösterenlerin de kamuoyu önünde siyasi ve politik hedefler haline getirilmesi üniversitemizi oldukça kaygılandırmıştır” denen açıklamada, tüm akademisyen ve öğrencilere ‘zedelenmiş olan Boğaziçi kültürünü tekrar ayaklandırmak için birlik olma’ çağrısı yapılmıştı Boğaziçi Üniversitesi kayıt sisteminden öğrenci ve çalışanlara toplu olarak gönderilen elektronik postada şu ifadeler yer almıştı:
“Değerli Boğaziçi Üniversitesi mensupları ve sevgili öğrenciler,
Son dönemlerde yaşanan olaylar neticesinde üniversitemiz tarihinde ilkleri yaşar olmuş ve yaşananlardan ötürü yıllardır süre gelen Boğaziçi kimliği ve kültürü ciddi ölçüde zarar görmüştür. 19 Mart 2018 Pazartesi günü üniversite iradesi dışında gerçekleşen tatsız olayları desteklemediğimiz gibi bu olaylar neticesinde üniversite idaresine müdahale edilmesini de desteklemiyoruz. Öyle ki üniversitemiz temel ilkelerini ve duruşunu yitirmiş olup fikirlerin korku ve endişe ile ifade edildiği bir yapıya evrilmiş ve üniversite organları bu süreçler içerisinde işlev kaybı yaşamıştır.
Yaşanan bu kayıplar eşliğinde meydana gelen korku ve panik havasında fikir beyan etmek cesaret göstergesi haline gelmiş olup bu cesareti gösterenlerin de kamuoyu önünde siyasi ve politik hedefler haline getirilmesi üniversitemizi oldukça kaygılandırmıştır.
Bu baskıcı ortam devam ettiği sürece ders verilmesi, araştırma yapılması ve bilimsel ilerleme sağlanması mümkün değildir. Tüm akademisyenleri ve öğrencileri zedelenmiş olan boğaziçi kültürünü tekrar ayaklandırmak için birlik olmaya davet ediyoruz.”
10 DAKİKA SONRA: DİKKATE ALMAYIN!
İlk açıklama sonrasında 15:51’de yapılan duyuru ise “Az önce atılan maili lütfen dikkate almayınız!” başlığıyla yayınlandı ve şu ifadeler yer aldı:
“Az önce atılan mail rektörlük onayına sunulmadan atılan bir mail olup üniversitemizin düşüncelerini temsil etmemektir. Rektörlük içerisinde meydana gelen bu karışıklığın sizlere yansımasından ötürü özür dileriz.”