Bugün saat 08.00'de Fransa genelinde oy büroları açıldı. Sandıkları bölgelere göre 18.00 ile 20.00 arasında kapanacak. Avrupa Parlamentosu'nda Fransa'ya düşen sandalye sayısı 74 olarak belirlendi. İtalya'da da halk sandık başında.
Yunan, Romanyalı ve Lituanyalılar sabah saatlerinden itibaren sandık başına gittiler. Bugün aralarında Almanya'nın da bulunduğu toplam 21 ülkede seçimler var ve saat 23.00'e kadar devam edecek.
Perşembe günü Birleşik Krallık ve Hollanda, Cuma günü İrlanda ve Çek Cumhuriyeti, Cumartesi günü Slovakya,Letonya ve Malta seçmenleri oy kullandı.
400 milyona yakın seçmen 751 AP vekilini, 1979 yılından bu yana sekizinci kez seçecek. Resmi sonuçlar İtalya'daki son sandıklar kapanana kadar açıklanmayacak.
AŞIRI SAĞ ÇIKIŞ YAPACAK
Bu seçimler Avrupa'nın hem dış politikada hem de içerde yüksek işsizlik nedeniyle kırılgan olduğu bir dönemde yaşanıyor. Tüm anketler AB karşıtları ve aşırı sağcı partilerin önemli bir çıkış yapacağını gösteriyor. Bu da siyasi dengede değişiklikleri beraberinde getirecek.
SAĞ İLE SOL ARASINDAKİ FARK BÜYÜYOR
Merkez sağ ve sosyal demokratların 400'ü aşkın sandalye kazanması beklenirken, liberallerin de en az 50 dolayında sandalye kazanacağı tahmini yapılıyor.
Diğer bir ifadeyle Avrupa sağı ile solu arasındaki fark da giderek derinleşiyor. 20 Mayıs'ta PollWatch tarafından yayınlanan tahminlere göre Avrupa Halk Partisi (PPE) Avrupa Parlamentosu'nda 217 sandalye elde edecek. Buna karşın sosyalistler ve demokratlar (S&D) 201 vekil çıkarabilecekler. Avrupa'daki ekonomik krizin derinleşmesiyle birlikte radikal solda da canlanma yaşanıyor.
RADİKAL SOL SANDALYE SAYISINI ARTTIRACAK
Kürt özgürlük mücadelesiyle yakın ilişkileri olan Birleşik Avrupa Solu (GUE)'nin sandalye sayısının 35'ten 53'e çıkarması beklenirken, Yeşiller 57 sandalyeden 44'e gerileyecek.
Yunan Alexis Tsipras öncülüğündeki Avrupa radikal solu da 2009 seçimlerine göre daha iyi bir sonuç bekliyor. Ağır bir ekonomik kriz yaşayan, AB, İMF ve Avrupa Merkez Bankası'nın dayatması altında bulunan Yunanistan'da Tsipras'ın Sryza partisinin birinci olması bekleniyor. Tüm anketler bu yönde bir gelişmenin yaşanacağını gösteriyor. Sryza geçtiğimiz Pazar günü yapılan yerel seçimlerin birinci turunda çıkış yapmıştı. İkinci tur, AP seçimleriyle birlikte bugün yapılıyor.
EUROSEPTİSİZM YAYILIYOR
AB karşıtları bu seçimlerde daha güçlü bir varlık hissettirecekler. Fransa'da Ipsos-Steria anket kuruluşunun Le Monde, Cevipof ve Terra Nova için yaptığı araştırmaya göre Fransızların yüzde 39'ü Fransa'nın AB'ye ait olmasının "iyi bir şey" olduğunu düşünürken, yüzde 39'u da "ne iyi bir şey ne de kötü bir şey" olduğunu düşünüyor. Buna karşın yüzde 22'si "kötü bir şey" diyor.
Fransa iç siyasetindeki dalgalanmalar ve iktidardaki Sosyalist Parti'nin politikaları sonucu aşırı sağcılar bu seçimlerde hiç olmadığı kadar önemli bir sonuç elde edebilecek. Ipsos-Steria'nın 22 Mayıs'ta yayınlanan anketine göre Sosyalist Parti oyların yüzde 17.5'ini alarak üçüncü sırada gelecek. Aşırı sağcı yabancı düşmanı Ulusal Cephe yüzde 23.5 ile birinci, eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin partisi UMP yüzde 21.5 ile ikinci sırada gelecek. Diğer üç parti ise şöyle sıralanıyor: Merkez sağdaki UDI-MoDem yüzde 9.5, yeşiller EELV yüzde 9 ve Sol Cephe yüzde 8.
ALMANYA'DA IRKÇI PARTİ BİR SANDALYE KAZANABİLİR
Almanya'da ise açık bir şekilde ırkçılık yapan NPD partisi ilk kez Avrupa Parlementosu'na bir vekil gönderebilir. Hatta bu durumda AB finansmanından yararlanarak, zayıf durumunda kurtulabilir. Son anketlere göre Almanya'da iktidardaki CDU-CSU’nun yüzde 37-70, koalisyon ortakları Sosyal Demokrat Parti (SPD)’nin ise yüzde 27-28 oranında oy alması bekleniyor. Yeşiller’in yüzde 9-10, Sol Parti (Die Linke)’nin yüzde 8-9, Euro karşıtı Almanya için Alternatif (AfD)’nin ise yüzde 6 oy almalarının beklendiği seçimlerde, eski iktidar ortağı Liberal Demokrat Parti (FDP) ise yüzde 3’lerde kalacak. Almanya’da AP seçimleri için listeler eyaletler yerine ülke bazında hazırlanıyor ve bu yıl ilk kez yüzde 5 barajının uygulanmaması nedeniyle yüzde 1 civarında oy alan bazı küçük partilerin de AP’ye girme şansı bulunuyor.
AVRUPA KONSEYİ BAŞKANI KİM OLACAK
Avrupalı seçmenler doğrudan seçim yoluyla Avrupa Parlamentosu temsilcilerini belirliyorlar. Sandalye sayıları ülkelere göre değişiyor. En küçük ülkeler olan Estonya, Kıbrıs, Lüksemburg ve Malta'ya 6'şar sandalye düşerken, en fazla sandalyesi olan ülkeler ise 96 ile Almanya, 74 ile Fransa ve 73'er sandalye ile İngiltere ve İtalya şeklinde öne çıkıyor.
Bu yıl ilk kez, birinci gelecek olan oluşumun lideri Haziran sonunda AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu'nun başına, devlet veya hükümet başkanları tarafından atanabilecek. Ancak bu tercihin Temmuz ayının ikinci yarısında yeniden Avrupa Parlamentosu'nun onayından geçmesi gerekecek.
Lüksemburg'un eski muhafazakar başbakanı Jean-Claude Juncker ya da Avrupa Parlamentosu'nun mevcut başkanı Alman Martin Schulz, Avrupa Konseyi'nin başındaki muhafazakar Jose Manuel Barroso'nun yerine geçebilir. Ancak Parlamento'da açık bir çoğunluk sağlanamazsa, Avrupalı yöneticiler kendi tercihleri olan bir kadın veya erkeği atayabilirler. / anf